OTANT�K TA�

Kıza Doğum Günü Hediyesi

V MAKALELER
DOĞUM GÜNÜ HEDİYESİ
Fiyatı      :      TL
Ürünün Özellikleri
  • kıza doğum günü hediyesi

“Sultan III. Ahmed’in Kıza Doğum Günü Hediyesi Ümmügülsüm Sultan ile nişanlanan Vezir Abdurrahman Paşa’nın nişan takımında ve Sultan III. Ahmed’in kardeşi ve Sultan n. Mustafa’nın (1695-1703) kızı olan Safiye Sultan ile evlenen Ali Paşa’nın gönderdiği değerli ağırlık ve Kıza Doğum Günü Hediyesi ler arasında bol miktarda çiçek bulunduğu arşiv belgelerinde yer almaktadır. İstanbul halkı tarafından büyük merak ve zevkle izlenen nişan, çeyiz, gelin ve beşik alaylarında da tabla tabla çiçekler geçirilmesi gelenektendi.” (Atasoy 2002: 65)

Çiçek, sadece Osmanlı saray düğünlerinde değil aynı zamanda resmî törenlerde, elçi kabul törenlerinde, bir başarının kutlanmasında başta gelen Kıza Doğum Günü Hediyesiler arasında yer almaktaydı.

“Törenlerde sepetlerle meyve ve tablalarla, yani tepsilerle çiçek Kıza Doğum Günü Hediyesi edilmesi geleneği geniş bir uygulama alanı bulmuştur. Padişahın kent çevresindeki bahçeleri ziyaretlerinde de, en yakın elçiliklerin kendisine çiçek ve meyve göndermesi âdettendi. Çiçek, Osmanlı Donanması ile ilgili törenlerde; donanmanın Akdeniz’e çıkışı ve dönüşünde, ayrıca denize kalyon indirilişinde verilen Kıza Doğum Günü Hediyesiler arasında da yer alır. 9 Ekim 1756 tarihinde bir kavula kalyonunun denize indirilme töreninde ve 1763 yılında da kalyonların denize indirmelerinde sunulan Kıza Doğum Günü Hediyesilerin yanında padişaha, sadrazama ve şeyhülislama meyve ve çiçek sunulduğunu kaydeden belgede şunlar yazılıdır:
Padişaha 100 sepet meyve, 50 tabla şükûfe (çiçek)
Sadrazama 50 sepet meyve, 30 tabla şükûfe
Şeyhülislama 40 sepet meyve, 25 tabla şükûfe.” (Atasoy 2002: 66)
Bu belgeden de görüldüğü üzere Kıza Doğum Günü Hediyesi olarak gönderilen meyvenin yanı sura çiçeğin de hiyerarşik bir düzene göre verilmesi Osmanlı döneminde yaygındır. Buna göre en çok meyve ve çiçeği alan daima padişahtır.

Çiçek her dönemde olduğu gibi Osmanlı döneminde de sevginin, barışın, dostluğun bir simgesidir. Buna göre dargın bir kimsenin gönlünü almak için, barışı sağlamak için verilen en güzel Kıza Doğum Günü Hediyesi de çiçektir.
“…Kanunî Sultan Süleyman döneminden Celalzade’nin eserinde geçen şu satırlar çiçekle nasıl gönül alındığını yansıtır: ‘Halep’te halka eziyet eden Beylerbeyi S inancık’ın Sadrazam ibrahim Paşa’ya çok değerli Kıza Doğum Günü Hediyesiler getirmesi üzerine, İbrahim Paşa bunların helalinden toplanmayıp haramından toplanmış olabileceğinden bahsedip, bütün bu Kıza Doğum Günü Hediyesiler yerine karşısında dürüst biri olup bir demet menekşe getirse daha mutlu olacağım söyler..,’ (Atasoy 2002: 67)
Çiçek, her dönemde dostluğun ve sevginin ifadesi olmuştur. Osmanlı İmparatorluğu döneminde de elçi kabul törenlerinde dostluk ve sevginin göstergesi olarak kullanılmıştır.
“Sultan IV. Mehmed’in saltanatı sırasında (1648-1687), 1672-73 yıllarında İstanbul’da kalan Fransız Kralı XIV. Louis’nin elçisi Marquis de NointePin hizmetinde kütüphaneci ve kâtip olarak çalışan Antoine Galland da günlük anılarında Fransız elçisine, ona refakat eden Türkler tarafından bir çeşit inciçiçeği verildiğini anlatmaktadır ki, bu da çiçeğin Türklerde dostluk ve sevgi ifadesi oluşunun bir göstergesidir.” (Atasoy 2002: 67)
Osmanlılarda şenlikleri ve düğünleri tüm ayrıntılarıyla anlatan eserlere “sûrnâme” adı verilmektedir. Sûrnameler Osmanlı Kıza Doğum Günü Hediyesi kültüründen bahseden eşsiz yazılı kaynaklanmızdandır.

“Düğün ve şenliklerde Kıza Doğum Günü Hediyesi bunların özellikleri ve değerleri o devrin kültür hayatını, ihtişam ve zenginliğini göstermesi açısından büyük önem taşımaktadır. ‘Sûrnameler’ de Kıza Doğum Günü Hediyesileri ve özelliklerini anlatmaya sayfalarca yer ayırarak bu önemi vurgulamışlardır. Sûrnameler’de yerli, yabancı hükümdarlar veya bunların elçileri, yahut devletin ileri gelenleri tarafından verilen Kıza Doğum Günü Hediyesiler, ayrıca esnaf alaylarının geçişlerini yaptıktan sonra verdikleri Kıza Doğum Günü Hediyesiler aynntilarıyla anlatılmaktadır. Padişahın ya da sünnet olan şehzadelerin verdikleri Kıza Doğum Günü Hediyesilerde ise fazla ayrıntıya inilmemektedir. Kıza Doğum Günü Hediyesiler padişaha, sünnet olan şehzadelere, padişahın haremine verilmekte; padişah tarafından ise vezirlere, elçilere, esnaf alaylarının temsilcilerine, çocuğu sünnet eden hekime, gösteri yapan oyunculara verilmektedir. Sûrnameler, Kıza Doğum Günü Hediyesi lerin dökümünü yapmakla beraber bu değerli Kıza Doğum Günü Hediyesilerin toplam kıymeti hakkında bilgi vermemektedir.” (Arslan 1999: 158-160)

Kıza Doğum Günü Hediyesi

V MAKALELER
DOĞUM GÜNÜ HEDİYESİ
Fiyatı      :      TL
Ürünün Özellikleri
  • kıza doğum günü hediyesi
Ürün Açıklaması Video Tanıtım Yorumlar

“Sultan III. Ahmed’in Kıza Doğum Günü Hediyesi Ümmügülsüm Sultan ile nişanlanan Vezir Abdurrahman Paşa’nın nişan takımında ve Sultan III. Ahmed’in kardeşi ve Sultan n. Mustafa’nın (1695-1703) kızı olan Safiye Sultan ile evlenen Ali Paşa’nın gönderdiği değerli ağırlık ve Kıza Doğum Günü Hediyesi ler arasında bol miktarda çiçek bulunduğu arşiv belgelerinde yer almaktadır. İstanbul halkı tarafından büyük merak ve zevkle izlenen nişan, çeyiz, gelin ve beşik alaylarında da tabla tabla çiçekler geçirilmesi gelenektendi.” (Atasoy 2002: 65)

Çiçek, sadece Osmanlı saray düğünlerinde değil aynı zamanda resmî törenlerde, elçi kabul törenlerinde, bir başarının kutlanmasında başta gelen Kıza Doğum Günü Hediyesiler arasında yer almaktaydı.

“Törenlerde sepetlerle meyve ve tablalarla, yani tepsilerle çiçek Kıza Doğum Günü Hediyesi edilmesi geleneği geniş bir uygulama alanı bulmuştur. Padişahın kent çevresindeki bahçeleri ziyaretlerinde de, en yakın elçiliklerin kendisine çiçek ve meyve göndermesi âdettendi. Çiçek, Osmanlı Donanması ile ilgili törenlerde; donanmanın Akdeniz’e çıkışı ve dönüşünde, ayrıca denize kalyon indirilişinde verilen Kıza Doğum Günü Hediyesiler arasında da yer alır. 9 Ekim 1756 tarihinde bir kavula kalyonunun denize indirilme töreninde ve 1763 yılında da kalyonların denize indirmelerinde sunulan Kıza Doğum Günü Hediyesilerin yanında padişaha, sadrazama ve şeyhülislama meyve ve çiçek sunulduğunu kaydeden belgede şunlar yazılıdır:
Padişaha 100 sepet meyve, 50 tabla şükûfe (çiçek)
Sadrazama 50 sepet meyve, 30 tabla şükûfe
Şeyhülislama 40 sepet meyve, 25 tabla şükûfe.” (Atasoy 2002: 66)
Bu belgeden de görüldüğü üzere Kıza Doğum Günü Hediyesi olarak gönderilen meyvenin yanı sura çiçeğin de hiyerarşik bir düzene göre verilmesi Osmanlı döneminde yaygındır. Buna göre en çok meyve ve çiçeği alan daima padişahtır.

Çiçek her dönemde olduğu gibi Osmanlı döneminde de sevginin, barışın, dostluğun bir simgesidir. Buna göre dargın bir kimsenin gönlünü almak için, barışı sağlamak için verilen en güzel Kıza Doğum Günü Hediyesi de çiçektir.
“…Kanunî Sultan Süleyman döneminden Celalzade’nin eserinde geçen şu satırlar çiçekle nasıl gönül alındığını yansıtır: ‘Halep’te halka eziyet eden Beylerbeyi S inancık’ın Sadrazam ibrahim Paşa’ya çok değerli Kıza Doğum Günü Hediyesiler getirmesi üzerine, İbrahim Paşa bunların helalinden toplanmayıp haramından toplanmış olabileceğinden bahsedip, bütün bu Kıza Doğum Günü Hediyesiler yerine karşısında dürüst biri olup bir demet menekşe getirse daha mutlu olacağım söyler..,’ (Atasoy 2002: 67)
Çiçek, her dönemde dostluğun ve sevginin ifadesi olmuştur. Osmanlı İmparatorluğu döneminde de elçi kabul törenlerinde dostluk ve sevginin göstergesi olarak kullanılmıştır.
“Sultan IV. Mehmed’in saltanatı sırasında (1648-1687), 1672-73 yıllarında İstanbul’da kalan Fransız Kralı XIV. Louis’nin elçisi Marquis de NointePin hizmetinde kütüphaneci ve kâtip olarak çalışan Antoine Galland da günlük anılarında Fransız elçisine, ona refakat eden Türkler tarafından bir çeşit inciçiçeği verildiğini anlatmaktadır ki, bu da çiçeğin Türklerde dostluk ve sevgi ifadesi oluşunun bir göstergesidir.” (Atasoy 2002: 67)
Osmanlılarda şenlikleri ve düğünleri tüm ayrıntılarıyla anlatan eserlere “sûrnâme” adı verilmektedir. Sûrnameler Osmanlı Kıza Doğum Günü Hediyesi kültüründen bahseden eşsiz yazılı kaynaklanmızdandır.

“Düğün ve şenliklerde Kıza Doğum Günü Hediyesi bunların özellikleri ve değerleri o devrin kültür hayatını, ihtişam ve zenginliğini göstermesi açısından büyük önem taşımaktadır. ‘Sûrnameler’ de Kıza Doğum Günü Hediyesileri ve özelliklerini anlatmaya sayfalarca yer ayırarak bu önemi vurgulamışlardır. Sûrnameler’de yerli, yabancı hükümdarlar veya bunların elçileri, yahut devletin ileri gelenleri tarafından verilen Kıza Doğum Günü Hediyesiler, ayrıca esnaf alaylarının geçişlerini yaptıktan sonra verdikleri Kıza Doğum Günü Hediyesiler aynntilarıyla anlatılmaktadır. Padişahın ya da sünnet olan şehzadelerin verdikleri Kıza Doğum Günü Hediyesilerde ise fazla ayrıntıya inilmemektedir. Kıza Doğum Günü Hediyesiler padişaha, sünnet olan şehzadelere, padişahın haremine verilmekte; padişah tarafından ise vezirlere, elçilere, esnaf alaylarının temsilcilerine, çocuğu sünnet eden hekime, gösteri yapan oyunculara verilmektedir. Sûrnameler, Kıza Doğum Günü Hediyesi lerin dökümünü yapmakla beraber bu değerli Kıza Doğum Günü Hediyesilerin toplam kıymeti hakkında bilgi vermemektedir.” (Arslan 1999: 158-160)