OTANT�K TA�

HEDİYE

V MAKALELER
HEDİYE
Fiyatı      :      TL
[dpsc_display_product]
Ürünün Özellikleri
  • hediye
  • MAKALE

HEDİYE

Hediye arşivleri hediyeler konusunda oldukça zengindir. Hediye konusunda kayıtların çeşitliliği bu durumun önemli göstergelerinden biridir. Çalışmamızda kullanılan arşivler Başbakanlık hediye Arşivi ve özellikle Topkapı Sarayı Arşivi’dir. Konuyla ilgili belgelere daha çok XVI. yüzyılın ortalarından itibaren rastlanmakta ve belgeler XVII. yüzyıldan itibaren yoğunluk kazanmaktadır. Dolayısıyla incelenen döneme ait arşiv belgesi bakımından Topkapı Sarayı Arşivi’nin pek çok bilgiyi sağladığını söylemek mümkündür. Çalışmada esas alınan defterler, adı geçen arşivde hediye ler konusunda en teferruatlı bilgileri içeren İç Hazine defterleridir. Padişah hazinesi olan İç Hazine’ye çeşitli yollarla giren eşyaların kaydedildiği bu defterlere, 1680’den önceki tarihlerde rastlanmazken Ahmet Tabakoğlu’nun belirttiğine göre 1680 yılında İç Hazine’de bir yolsuzluk görülerek 1675-80 hesapları gözden geçirilmiş ve bu arada mevcut olan nakit para, mücevherler, altın ve gümüş kaplar vb. eşyaların dökümü çıkarılmış, hazineye satın alma, muhallefât, hediye, pîşkeş, vb. yoluyla giren değerli eşyalar için hususî defterler tutulmaya başlanmıştır.1 Ayrıca İç Hazine’ye nakit olarak giren çıkan meblağları kaydetmek üzere, gelir için altın ve gümüş paralara göre ayrı ayrı defter ve giderler için buna denk olarak iki defter daha tutulmuş; giriş tarihiyle gelirler, bu arada pîşkeşler ve çıkış tarihiyle giderler, inâmlar ve ihsanlar günü gününe tutulmaya başlanmıştır. Bu serideki kayıtlar II. Süleyman’ın tahta çıkışına kadar devam ettirilmiştir (1687). İç Hazine’nin bundan sonraki kayıt dönemlerini yansıtan belgeler 1695-1707 ile 1707-1714 arasını kapsamaktadır.
Ahmet TABAKOĞLU, Gerileme Dönemine Girerken hediye Maliyesi, İstanbul 1985, s. 37-38.
Bunlardan “D, 14” numaralı defterde, Eylül 1680 – Ağustos 1687’ye kadar kadar sadrazamlar, defterdar ve sadaret kaimmakamları, musahib paşalar, yeniçeri ağaları, valiler, Eflak ve Boğdan voyvodaları, Erdel kralı, kaptan paşa ve saire tarafından bayramlarda, nevruzlarda, bazı ziyafetlerde vb. hediye olarak takdim edilen eşyalar ile yaptırılan veya satın alınan eşya vesaire hakkında kayıtlar bulunmaktadır. Bu defterin devamı niteliğinde olan ve Kasım 1687-Mayıs 1695 tarihlerini kapsayan “D, 22 numaralı defterin ise önceki deftere göre daha ayrıntılı tutulduğu, dolayısıyla daha zengin içeriğe sahip olduğu görülmektedir. II. Süleyman ve II. Ahmet zamanında padişahlar ve hazine için satın alınan eşya, Has Oda Hazinesi’nden padişah için ayrılıp alınan eşya, Mısır valilerinin Cîb-i Hümayun akçeleri, valilerin ve Eflak-Boğdan voyvodalarının, vüzerâ, defterdar, yeniçeri ağası ve sairenin mutad hediye leri, darüssaade ve bâbüssaade ağaları ile Mekke emiri, Cezayir ocağı, Fransız ve İngiliz elçilerinin hediye leri, mazul vezirlerin eşyasından seçilenler, vefat eden vezir ve ricâlin muhallefâtı gibi kayıtları içermektedir. Birbirinin devamı niteliğindeki defterlerin bir diğeri ise “D, nr. 15” tir. Bu defter de ayrıntılı bir şekilde tutulmuş olup, hediye kalemlerinin üzerine sonradan yazılan açıklamalarla hazineden çıkış sebepleri belirtilmiştir. Kayıtların Mayıs 1695 tarihinde tutulmaya başlanmasından “D, nr. 22′ nin devamı olduğu anlaşılmaktadır. Bu defterler, hediye edilen eşyanın rengi, boyutu, içerdiği mücevherler, yapıldığı malzeme, kullanılan teknik, desen gibi özelliklerini vermesi; ayrıca hediye kaleminin üzerine ilgili eşyanın hazinede mevcut olup olmadığı, nerelere sarf edildiği ya da hangi kişilere inâm ya da ihsan edildiği gibi bilgileri içermesi ve yer yer İç Hazine’nin alt birimleri arasındaki giriş ve çıkışları da ihtiva etmesi bakımından yegâne kaynaklardır. Ancak bu defterlere kumaş, kürk, sorguç, hançer, kılıç, kuşak, saat, ayna, iskemle, kitap, küpe, bilezik, çeşitli mücevherler, altın ve gümüş kaplar, amber, misk vb. eşyalar gelir olarak kaydedildiği için, padişaha sunulan gulâm, cariye, çiçek ve meyve gibi hediyeler ile at ve at takımlarının kaydı bu defterlerde bulunmamaktadır.
Padişahların verdiği hediye ler ve bunlara dair masraflarla ilgili kayıtların başında ise Harc-ı Hassa ve Cîb-i Hümayun defterleri gelmektedir. “D, 13” ve “D, 29 numaralı defterler, Cîb-i Hümayun altın ve akçe irâd defterleri olup defterlerde bunların sarf edildiği yerlerle ilgili bilgiler de vardır. Bu defterlerin ilkine altın, ikincisine ise akçe gelirleri kaydedilmiştir. Bunlar mukataat, irsaliye, muhallefât, caize, tuğ akçeleri, zimmet akçeleri, mahsulât, nakdî hediyeler, rikâbiye, ıydiye, Mısır valilerinin Cîb-i Hümayun akçesi ve elçilerin nakdî hediyeleri gibi gelirlerden oluşmaktadır. Padişahın özel harcamalarının kaydedildiği Harc-ı Hassa defterlerinde ise kimlere hangi eşyalardan ihsan edildiği tek tek ve gün gün belirtilmiştir. “D, nr. 1108”, “D nr. 1110” ve “D nr. 1057” bu tür defterlerdendir. Cîb-i Hümayun ve Harc-ı Hassa’dan yapılan masrafların gün gün kaydedildiği bu defterlerde haseki sultan ve silahdarın aylıkları, binişlerde güreşen pehlivanlara, kan aldırdıklarında kadın efendilere verilen ihsanlar, arife inâmları, saray halkına mutad üzere verilen bayram inâmları, padişahın gittiği yerlerde çeşitli kimselere verilen ihsanlar ve acemilik inâmları gibi bilgilere rastlamak mümkündür.
Padişahların verdiği hediye leri yansıtan, XVII. yüzyılın ortalarına ait “D, 2013” numaralı defter ise (1652/1653) çeşitli zamanlarda saray halkına İç Hazineden verilmesi kanun olan inâmların sureti niteliğindedir. Bâbüssaade ağası, kilercibaşı, rikabdâr ağa, çukadar ağa, cüceler, padişah imam ve hocaları vb. görevlilere yapılan inâmlar, cülûs hediyesi olarak dağıtılan paralar, valide ve haseki sultanlara, şehzadelere ve taşrada olan sultanlara Ramazan Bayramı’nda verilen nakdî hediyeler, kürk ve kaftanların kimlere ne miktarda verileceği “verilegelen inâm-ı hümâyûn suretidir’, “kanun-ı kadim üzere acemilik inamıdır’, “üslûb-ı sabık üzere” gibi ifadelerle belirtilmiştir. Bu yönüyle önemli günlerde saray halkına dağıtılması gereken hediyeleri birarada gösteren önemli bir defterdir. “D, nr. 1995” ise Ağustos 1648’den başlayıp Aralık 1675’e kadarki zaman aralığında, merasimler nedeniyle üst düzey devlet ricâline; padişaha pîşkeş, irsaliye, Cîb-i Hümayûn akçesi vb.
getiren görevlilere, tayinlerde, haber getirenlere, yararlık gösterenlere giydirilen hil’atlerin kaydını içermektedir.
Bir diğer grupta ise Istabl-ı Amire Raht Hazinesi defterleri gelmektedir. Bayramlarda, nevruzlarda, ziyafetlerde, av seferlerinde vb. padişahlara sadrazam, valide sultan, darüssaade ağası, valide sultan kethüdâsı, yeniçeri ağası, gibi kişiler tarafından hediye edilen altınlı ve gümüşlü başlıklar, üzengiler, eyer örtüleri gibi süslü at takımları ile bazı silahların kaydedildiği bu defterlerin Enderun Hazinesi defterlerine göre daha erken (XVII. yüzyılın başlarından ortalarından itibaren) ve daha düzenli bir şekilde tutulduğu görülmektedir. Bu defterlere, pîşkeşin kimden, hangi vesileyle geldiği ve tarihi “an pîşkeş-i İbşir Mustafa Paşa Mir-i Mirân-ı Şam der ıyd-ı şerif el-vâkî fî 25 N sene 1059′ şeklinde belirtildikten sonra tek tek süslü eyer takımları üzerlerindeki her bir yakut ve zümrüt taş en ince ayrıntısına kadar kaydedilmiştir. Bu defterlerde de zaman zaman hediye edilmek üzere ya da bozulup yeniden yapılması gibi nedenlerle raht hazinesinden çıkarılan eşyalar, hediye kalemlerinin üzerlerine düşülen notlarla açıklanmıştır. “D, nr. 135” ile başlayan ve seri halinde olan defterlerin sonuncusu “D, nr. 150” olmak üzere toplam on altı adet defterdir. Farklı numaralarla kodlanmış “D, 1114”, “D, 3472” ve “D, 9108” numaralı defterler de bu tür defterlerdendir.
Topkapı Sarayı Müzesi Arşivi’nde gelen giden hediye lerle ilgili XVII. yüzyıla ve daha sonraki dönemlere ait pek çok başka defter bulunmaktadır. Bunlar çeşitlilik arz etmektedir. Örneğin, bayramlarda saray halkından kimselere aşçılara ve helvacılara verilen inâmlar, ya da ehl-i hirefin bayramlarda padişaha verdiği hediyeler ve bunların karşılığında padişahtan aldıkları hediyeler, sünnet düğünlerinde padişaha sunulan hediyeler gibi çeşitlilik arz etmektedir. 1582’de ve 1675’te gerçekleştirilen şehzade sünnet düğünlerinde padişaha ve şehzadelere dört bir taraftan gelen hediyelerin listesinin yapıldığı “D, 154” ve “D, 9614” numaralı defterler ise düğün için kimlerden hangi türde hediyeler sunulduğunu toplu olarak göstermesi, aralarında yaklaşık bir asırlık zaman bulunan iki sünnet düğünündeki hediyelerin durumu hakkında bilgi edinilebilmesi ve mukayese yapmaya imkân sağlaması bakımından önemli iki defterdir. “D, 7857′ numaralı defter ise 1675 sünnet düğününde hediyelerin hazineye girdikten sonra sarf edildiği yerler, dolayısıyla yeniden dağıtım hakkında önemli bilgiler vermektedir.
Diğer taraftan, Başbakabanlık hediye Arşivi’nde Başmuhasebe Kalemi evrakı (D.BŞM) içerisinde pîşkeşlerle ilgili bazı defterlere rastlanmaktadır. Ancak sayıca fazla değildir. Buna mukabil, XVII. yüzyıldan itibaren, askerî seferlerde askerlere dağıtılan bahşişler, merasimler nedeniyle çeşitli kimselere giydirilen hil’atler ve verilen inâmlar için yapılan masraflar, satın alınan eşyaların değeri gibi bilgilerin bulunabileceği pek çok defter mevcuttur. 1661/1162 tarihli “D.BŞM, 221” numaralı defter pîşkeşlerin padişahtan başka kimlere verildiğini göstermesi bakımından farklılık göstermektedir. Zirâ bu tür belgelere incelenen dönem içerisinde, diğer belgelere göre daha az rastlanmaktadır.
Merâsim sırasını, kabul günü ve saatlerini gösteren teşrifât defterlerinden Teşrifâtçılık Kalemi’nde tutulmuş ve Kamil Kepeci tasnifinde 665 numaralı defter, 1568-1583 tarihli ve pîşkeş çekilmek üzere Hazine-i Amire’den satın alınan kumaşlar ile pîşkeş dolayısıyla hazineye giren gelirler için tutulan bir defterdir. Defter, pîşkeş çekmek için hazineye borçlananların sonradan yaptıkları ödemelere de yer vermesi bakımından kayda değerdir. Kamil Kepeci tasnifinde merasimlerle ilgisinden dolayı, Divân-ı Hümayûn’da elçilerin getirdikleri pîşkeşler ve onlara giydirilen hil’atler, tevcihlerde, etek öpme merasimlerinde, bayramlarda vb. giydirilen hil’atler gibi kayıtlar yine XVII. yüzyıldan itibaren yoğunlaşmaktadır. 1637 tarihli “KK, 667′ ve “KK, 668” numaralı defterlerde yabancı hükümdarların elçilerinin getirdikleri pîşkeş kayıtları ile birlikte, her yıl hediye Devleti’ne belirli bir miktar vergi ödemekle yükümlü olan devletlerin elçileri vasıtasıyla gönderdikleri nakitler de yer almıştır. Aynı şekilde hediye Devleti tarafından gönderilen elçilerin götürecekleri hediye kayıtlarına da rastlanmaktadır. Ancak bunlar, düzenli olarak tutulmuş olmayıp; çeşitli sebeplerle duyulan ihtiyaç üzerine yapılmış kayıtlar olması dolayısıyla azdır. Mesela XVII. yüzyılın sonlarına ait “KK, 686′ numaralı defterde İran’a ve Avusturya’ya gönderilen hediyelerin kaydına rastlanmaktadır. Teşrifât merasimi kayıt defterlerinden 1644 tarihli, 345 numaralı Sadaret Defterinde de hediyelerle ilgili kayıtlar bulunmaktadır.
Maliyeden Müdevver Defterler serisi içerisinde merasimler nedeniyle satın alınan hil’atlerin pahası, giydirilen hil’atler, bazı elçilerin getirdiği hediye ler, seferlerde askerlere verilen bahşişler gibi kayıtlara rastlanmaktadır. Mesela “MAD, 18493” numaralı 1698-1699 tarihli defter, “elçiler defteri” olarak isimlendirilmiştir. 1698’de Safevîlere ve Avusturya’ya gönderilen hediyeler ve elçi maiyetine verilen atlar ve çeşitli eşyalar, harcırahlar gibi bilgileri içermektedir. 1695 tarihli “MAD, 4174′ numaralı defter, Lipova Kalesi muharebesinde yaralananlarla, “dil” (esir) ve “kelle” (baş) getirenlerin isimleri, Halil Ağa tarafından dağıtılan bahşiş ve inâmların cins ve miktarını içeren “bahşiş ve inâm defteri’ dir.
hediye Devleti’nde önemli konumlardaki devlet ricâlinin gelir ve giderlerine ait defterlerin tutulduğu bilinmektedir. Paşalara gelen hediyelerin gelir ve gider olarak kaydedildiği defterlerden Topkapı Sarayı Arşivi’nde 1636 tarihli “D, 525′ numaralı defterde nüfuzlu bir şahsa göçlerde gelen hediyeler ve bunların gider olarak nerelerde kullanıldığı (hediye, inâm vb.) bilgilerine ulaşılabilmektedir. “D, nr. 2014” de 1639/1640 tarihli benzer bir defterdir. Başbakanlık hediye Arşivi’nde “MAD nr. 14724” ise 1640-1670 yıllarını ihtiva etmektedir. Defterde vali olduğu anlaşılan bir paşaya gelen eşyaların türü, adedi ve gönderen ile getiren kimselerin isimleri ve bazı muhallefât ve metrûkât eşyası da dâhil müfredatını ihtiva etmektedir. Başmuhasebe Kalemi evrakları içerisinde de bu tür defterlere rastlanmaktadır. “D.BŞM 18/A” nolu defter XVI. yüzyılın ikinci çeyreğine ait olup yüksek rütbeli bir paşaya Musul Beylerbeyi, Tebriz Hacegânı, Trabzon müftüsü, Beyrut nazırı gibi şahıslardan gönderilip gelir olarak kaydedilen pîşkeş eşyalarını ihtiva etmektedir. Pîşkeşler gün ve tarihin ardından “el-irâd’ ve gönderen kişi “an pîşkeş-i Müfti-i Trabzon’ gibi başlıklarla verilmiştir. Bu defterler yüksek devlet ricâline sunulan hediyelerin neler olduğunun ve nasıl kullanıldığının anlaşılması bakımından önemlidir.

Müteferrik Hediyeler

Gerek Topkapı Sarayı Arşivi’nde gerekse Başbakanlık hediye Arşivi’nde müteferrik olarak bazı belgelerden istifade edilmiştir. Bunlardan Topkapı Sarayı Arşivi’nde E koduyla numaralandırılmış belgelerden “E, nr. 5242′, “E, nr. 5891”, “E, nr. 7107′, “E, nr. 7108”, “E nr. 11976/1-14” ve “E nr. 8206/1-2” yabancı hükümdar ve elçiler ile Rum Patriği, hediye Devleti’ne bağlı Eflak-Boğdan voyvodaları, Dubrovnik elçisi tarafından padişahlara gönderilen hediyelerin listelerini ve Erdel voyvodasının itaatini bildiren mektupları ihtiva etmektedir. Bu belgelerin bazılarında tarih olmayıp, arşiv yetkililerince XVI. ve XVIII. yüzyıllara tarihlenmiştir. Tarih aralığı çok geniş olmakla birlikte, çeşitli devletlerin hediye lerini birarada bulmak mümkündür.
Başbakanlık hediye Arşivi’nde İbnülemin (Saray Mesâlihi, HAT), Cevdet (Saray) ve Ali Emirî tasniflerinde bulunan belgelerden yararlanılmıştır. Bunlardan bazılarında Has Ahur’a pîşkeş gelen atların kaydına rastlanmaktadır. Bu belgelerde atların özellikleri, kimden, nerede ve ne zaman geldiği gibi bilgilere ulaşılabilmektedir. Atların “yağız, kır, al, alaca, doru, yorga, bargir, burnu ince, kulağı kesik, saçları kızıl, gözleri dağlı, ayakları beyaz’ gibi özelliklerinin belirtildiği görülmektedir.
Bu tasnifteki belgeler çeşitlilik arz etmekte olup, bunlardan Kanunî Sultan Süleyman dönemine ait, Ali Emirî tasnifi “/. Süleyman, nr. 258” de kayıtlı 1556 tarihli inâmat defteri parçası olarak adlandırılan defterde hazineye giren gelir ve yapılan harcamalar gün gün tutulmuştur. Hazine-i Amire’ye pîşkeş gelen eşyalar da kayıtlıdır. Topkapı Sarayı Müzesi Arşivi’nde de bu tür defterler bulunmaktadır.

 

Kaynak Eserler

hediye kronikleri ve vekayinâmeler, yazıldıkları dönemden önceki dönemler ve özellikle de yazıldığı dönemle ilgili olaylar hakkında ayrıntılı bilgiler içeren metinlerdir. Bunlardan Âşık Paşazâde Tarihi, Neşrî Tarihi, Oruç
Bey Tarihi ve Ruhî Tarihi gibi kroniklerde Osman Gazi’den itibaren padişahlar tarafından alınıp verilen hediyelerle ilgili kayıtlara rastlanmaktadır. Bu tür eserlerde yazarının bulunduğu konum, etkilendiği çevre, eseri yazma nedeni vb. faktörler göz önünde bulundurulmalıdır. Mesela Âşık Paşazâde Tarihi’nde bazı hediyelerin bir meşrulaştırma aracı olarak ele alındığı görülür. Gerek bunlarda gerekse daha sonraki dönem kroniklerinde ve vekayinâmelerinde geleneksel hediyelerin alınıp verilmesiyle ilgili pek çok kayda rastlanması bakımından bu eserler, hediye konusunda zenginlik teşkil eder. Bu eserlerde padişahların en çok hil’at hediye ettiği görülür. Padişahlara devlet ricâli tarafından verilen hediyeler ise genellikle “pîşkeş u hedâyâ” olarak ifade edilmektedir. İncelenen dönemin hemen öncesinde pîşkeşin rüşvet ile yan yana ifade edildiği ve eleştirilere konu olduğu kroniklerin başında Selanikî Mustafa Efendinin “Tarih-i Selanikî’ adlı eseri gelir. Eserde tayin pîşkeşlerindeki meblağların büyüklüğü ve makamların, pîşkeşi üstün gelene verilmesi gibi hususların şiddetle eleştirildiği ve bu şekilde tayin yapılan makamların çoğunlukla beylerbeyliği, kadılık, eyalet defterdarlıkları ve sultan vakıfları tevliyetleri gibi vazifeler olduğu görülür. Bu konuda geniş bilgi veren Selânikî görevlerin “pîşkeş ü hedâyâ vü armağan namıyla ağır bahâlu rüşvetlerle’ satıldığından, böylece mansıpların ehil olmayanlara verildiğinden şikâyet etmektedir. Selanikî’nin eseri, bu yönüyle zengin bir içeriğe sahiptir. XVII. yüzyıl tarihçilerinden Nâimâ ise görev tevcihlerinden para alınmasının eski devletlerde ve diğer ülkelerde de görülen bir uygulama olduğunu ifade etmiştir.
İbrahim Peçevî, Nâimâ Mustafa Efendi, Abdurrahman Abdi Paşa, Topçular Kâtibi Abdülkadri Efendi, Mehmet Raşit, Silahdar Fındıklılı Mehmet Ağa, Defterdar Sarı Mehmet Paşa ve Mustafa Safî gibi yazarların eserleri incelendiğinde padişaha hediye sunumunun yaygınlaştığı görülür ve pek çok örneğine rastlanır. Bu eserler hediye padişahlarına yabancı ülke hükümdarları tarafından gönderilen elçiler ve hediyeler hakkında da yer yer ayrıntılı bilgiler içermektedir. Padişahların yabancı ülke hükümdarlarına gönderdiği hediyelerle ilgili olarak ise Batı’da Avusturya’ya gönderilen hediyelerle ilgili olarak Anonim hediye Tarihi’nde; Doğu’da Sefevîlere gönderilen hediyelerle ilgili bilgilere ise Silahdar Fındıklılı Mehmed Ağanın “Silahdar Tarihi’ ve “Nusretname” adlı eserlerinde, Defterdar Sarı Mehmet Paşanın “Zübde-i Vekaiyâf adlı eserinde, Nâimâ tarihinde ve Abdurrahman Abdi Paşa vekayinâmesinde rastlanmaktadır. Bu tür eserlerde diğer devletlere hediye gönderilmesiyle ilgili ise herhangi bir kayda rastlanamamıştır.

HEDİYE

V MAKALELER
HEDİYE
Fiyatı      :      TL
Ürünün Özellikleri
  • hediye
  • MAKALE
[dpsc_display_product]
Ürün Açıklaması Video Tanıtım Yorumlar

HEDİYE

Hediye arşivleri hediyeler konusunda oldukça zengindir. Hediye konusunda kayıtların çeşitliliği bu durumun önemli göstergelerinden biridir. Çalışmamızda kullanılan arşivler Başbakanlık hediye Arşivi ve özellikle Topkapı Sarayı Arşivi’dir. Konuyla ilgili belgelere daha çok XVI. yüzyılın ortalarından itibaren rastlanmakta ve belgeler XVII. yüzyıldan itibaren yoğunluk kazanmaktadır. Dolayısıyla incelenen döneme ait arşiv belgesi bakımından Topkapı Sarayı Arşivi’nin pek çok bilgiyi sağladığını söylemek mümkündür. Çalışmada esas alınan defterler, adı geçen arşivde hediye ler konusunda en teferruatlı bilgileri içeren İç Hazine defterleridir. Padişah hazinesi olan İç Hazine’ye çeşitli yollarla giren eşyaların kaydedildiği bu defterlere, 1680’den önceki tarihlerde rastlanmazken Ahmet Tabakoğlu’nun belirttiğine göre 1680 yılında İç Hazine’de bir yolsuzluk görülerek 1675-80 hesapları gözden geçirilmiş ve bu arada mevcut olan nakit para, mücevherler, altın ve gümüş kaplar vb. eşyaların dökümü çıkarılmış, hazineye satın alma, muhallefât, hediye, pîşkeş, vb. yoluyla giren değerli eşyalar için hususî defterler tutulmaya başlanmıştır.1 Ayrıca İç Hazine’ye nakit olarak giren çıkan meblağları kaydetmek üzere, gelir için altın ve gümüş paralara göre ayrı ayrı defter ve giderler için buna denk olarak iki defter daha tutulmuş; giriş tarihiyle gelirler, bu arada pîşkeşler ve çıkış tarihiyle giderler, inâmlar ve ihsanlar günü gününe tutulmaya başlanmıştır. Bu serideki kayıtlar II. Süleyman’ın tahta çıkışına kadar devam ettirilmiştir (1687). İç Hazine’nin bundan sonraki kayıt dönemlerini yansıtan belgeler 1695-1707 ile 1707-1714 arasını kapsamaktadır.
Ahmet TABAKOĞLU, Gerileme Dönemine Girerken hediye Maliyesi, İstanbul 1985, s. 37-38.
Bunlardan “D, 14” numaralı defterde, Eylül 1680 – Ağustos 1687’ye kadar kadar sadrazamlar, defterdar ve sadaret kaimmakamları, musahib paşalar, yeniçeri ağaları, valiler, Eflak ve Boğdan voyvodaları, Erdel kralı, kaptan paşa ve saire tarafından bayramlarda, nevruzlarda, bazı ziyafetlerde vb. hediye olarak takdim edilen eşyalar ile yaptırılan veya satın alınan eşya vesaire hakkında kayıtlar bulunmaktadır. Bu defterin devamı niteliğinde olan ve Kasım 1687-Mayıs 1695 tarihlerini kapsayan “D, 22 numaralı defterin ise önceki deftere göre daha ayrıntılı tutulduğu, dolayısıyla daha zengin içeriğe sahip olduğu görülmektedir. II. Süleyman ve II. Ahmet zamanında padişahlar ve hazine için satın alınan eşya, Has Oda Hazinesi’nden padişah için ayrılıp alınan eşya, Mısır valilerinin Cîb-i Hümayun akçeleri, valilerin ve Eflak-Boğdan voyvodalarının, vüzerâ, defterdar, yeniçeri ağası ve sairenin mutad hediye leri, darüssaade ve bâbüssaade ağaları ile Mekke emiri, Cezayir ocağı, Fransız ve İngiliz elçilerinin hediye leri, mazul vezirlerin eşyasından seçilenler, vefat eden vezir ve ricâlin muhallefâtı gibi kayıtları içermektedir. Birbirinin devamı niteliğindeki defterlerin bir diğeri ise “D, nr. 15” tir. Bu defter de ayrıntılı bir şekilde tutulmuş olup, hediye kalemlerinin üzerine sonradan yazılan açıklamalarla hazineden çıkış sebepleri belirtilmiştir. Kayıtların Mayıs 1695 tarihinde tutulmaya başlanmasından “D, nr. 22′ nin devamı olduğu anlaşılmaktadır. Bu defterler, hediye edilen eşyanın rengi, boyutu, içerdiği mücevherler, yapıldığı malzeme, kullanılan teknik, desen gibi özelliklerini vermesi; ayrıca hediye kaleminin üzerine ilgili eşyanın hazinede mevcut olup olmadığı, nerelere sarf edildiği ya da hangi kişilere inâm ya da ihsan edildiği gibi bilgileri içermesi ve yer yer İç Hazine’nin alt birimleri arasındaki giriş ve çıkışları da ihtiva etmesi bakımından yegâne kaynaklardır. Ancak bu defterlere kumaş, kürk, sorguç, hançer, kılıç, kuşak, saat, ayna, iskemle, kitap, küpe, bilezik, çeşitli mücevherler, altın ve gümüş kaplar, amber, misk vb. eşyalar gelir olarak kaydedildiği için, padişaha sunulan gulâm, cariye, çiçek ve meyve gibi hediyeler ile at ve at takımlarının kaydı bu defterlerde bulunmamaktadır.
Padişahların verdiği hediye ler ve bunlara dair masraflarla ilgili kayıtların başında ise Harc-ı Hassa ve Cîb-i Hümayun defterleri gelmektedir. “D, 13” ve “D, 29 numaralı defterler, Cîb-i Hümayun altın ve akçe irâd defterleri olup defterlerde bunların sarf edildiği yerlerle ilgili bilgiler de vardır. Bu defterlerin ilkine altın, ikincisine ise akçe gelirleri kaydedilmiştir. Bunlar mukataat, irsaliye, muhallefât, caize, tuğ akçeleri, zimmet akçeleri, mahsulât, nakdî hediyeler, rikâbiye, ıydiye, Mısır valilerinin Cîb-i Hümayun akçesi ve elçilerin nakdî hediyeleri gibi gelirlerden oluşmaktadır. Padişahın özel harcamalarının kaydedildiği Harc-ı Hassa defterlerinde ise kimlere hangi eşyalardan ihsan edildiği tek tek ve gün gün belirtilmiştir. “D, nr. 1108”, “D nr. 1110” ve “D nr. 1057” bu tür defterlerdendir. Cîb-i Hümayun ve Harc-ı Hassa’dan yapılan masrafların gün gün kaydedildiği bu defterlerde haseki sultan ve silahdarın aylıkları, binişlerde güreşen pehlivanlara, kan aldırdıklarında kadın efendilere verilen ihsanlar, arife inâmları, saray halkına mutad üzere verilen bayram inâmları, padişahın gittiği yerlerde çeşitli kimselere verilen ihsanlar ve acemilik inâmları gibi bilgilere rastlamak mümkündür.
Padişahların verdiği hediye leri yansıtan, XVII. yüzyılın ortalarına ait “D, 2013” numaralı defter ise (1652/1653) çeşitli zamanlarda saray halkına İç Hazineden verilmesi kanun olan inâmların sureti niteliğindedir. Bâbüssaade ağası, kilercibaşı, rikabdâr ağa, çukadar ağa, cüceler, padişah imam ve hocaları vb. görevlilere yapılan inâmlar, cülûs hediyesi olarak dağıtılan paralar, valide ve haseki sultanlara, şehzadelere ve taşrada olan sultanlara Ramazan Bayramı’nda verilen nakdî hediyeler, kürk ve kaftanların kimlere ne miktarda verileceği “verilegelen inâm-ı hümâyûn suretidir’, “kanun-ı kadim üzere acemilik inamıdır’, “üslûb-ı sabık üzere” gibi ifadelerle belirtilmiştir. Bu yönüyle önemli günlerde saray halkına dağıtılması gereken hediyeleri birarada gösteren önemli bir defterdir. “D, nr. 1995” ise Ağustos 1648’den başlayıp Aralık 1675’e kadarki zaman aralığında, merasimler nedeniyle üst düzey devlet ricâline; padişaha pîşkeş, irsaliye, Cîb-i Hümayûn akçesi vb.
getiren görevlilere, tayinlerde, haber getirenlere, yararlık gösterenlere giydirilen hil’atlerin kaydını içermektedir.
Bir diğer grupta ise Istabl-ı Amire Raht Hazinesi defterleri gelmektedir. Bayramlarda, nevruzlarda, ziyafetlerde, av seferlerinde vb. padişahlara sadrazam, valide sultan, darüssaade ağası, valide sultan kethüdâsı, yeniçeri ağası, gibi kişiler tarafından hediye edilen altınlı ve gümüşlü başlıklar, üzengiler, eyer örtüleri gibi süslü at takımları ile bazı silahların kaydedildiği bu defterlerin Enderun Hazinesi defterlerine göre daha erken (XVII. yüzyılın başlarından ortalarından itibaren) ve daha düzenli bir şekilde tutulduğu görülmektedir. Bu defterlere, pîşkeşin kimden, hangi vesileyle geldiği ve tarihi “an pîşkeş-i İbşir Mustafa Paşa Mir-i Mirân-ı Şam der ıyd-ı şerif el-vâkî fî 25 N sene 1059′ şeklinde belirtildikten sonra tek tek süslü eyer takımları üzerlerindeki her bir yakut ve zümrüt taş en ince ayrıntısına kadar kaydedilmiştir. Bu defterlerde de zaman zaman hediye edilmek üzere ya da bozulup yeniden yapılması gibi nedenlerle raht hazinesinden çıkarılan eşyalar, hediye kalemlerinin üzerlerine düşülen notlarla açıklanmıştır. “D, nr. 135” ile başlayan ve seri halinde olan defterlerin sonuncusu “D, nr. 150” olmak üzere toplam on altı adet defterdir. Farklı numaralarla kodlanmış “D, 1114”, “D, 3472” ve “D, 9108” numaralı defterler de bu tür defterlerdendir.
Topkapı Sarayı Müzesi Arşivi’nde gelen giden hediye lerle ilgili XVII. yüzyıla ve daha sonraki dönemlere ait pek çok başka defter bulunmaktadır. Bunlar çeşitlilik arz etmektedir. Örneğin, bayramlarda saray halkından kimselere aşçılara ve helvacılara verilen inâmlar, ya da ehl-i hirefin bayramlarda padişaha verdiği hediyeler ve bunların karşılığında padişahtan aldıkları hediyeler, sünnet düğünlerinde padişaha sunulan hediyeler gibi çeşitlilik arz etmektedir. 1582’de ve 1675’te gerçekleştirilen şehzade sünnet düğünlerinde padişaha ve şehzadelere dört bir taraftan gelen hediyelerin listesinin yapıldığı “D, 154” ve “D, 9614” numaralı defterler ise düğün için kimlerden hangi türde hediyeler sunulduğunu toplu olarak göstermesi, aralarında yaklaşık bir asırlık zaman bulunan iki sünnet düğünündeki hediyelerin durumu hakkında bilgi edinilebilmesi ve mukayese yapmaya imkân sağlaması bakımından önemli iki defterdir. “D, 7857′ numaralı defter ise 1675 sünnet düğününde hediyelerin hazineye girdikten sonra sarf edildiği yerler, dolayısıyla yeniden dağıtım hakkında önemli bilgiler vermektedir.
Diğer taraftan, Başbakabanlık hediye Arşivi’nde Başmuhasebe Kalemi evrakı (D.BŞM) içerisinde pîşkeşlerle ilgili bazı defterlere rastlanmaktadır. Ancak sayıca fazla değildir. Buna mukabil, XVII. yüzyıldan itibaren, askerî seferlerde askerlere dağıtılan bahşişler, merasimler nedeniyle çeşitli kimselere giydirilen hil’atler ve verilen inâmlar için yapılan masraflar, satın alınan eşyaların değeri gibi bilgilerin bulunabileceği pek çok defter mevcuttur. 1661/1162 tarihli “D.BŞM, 221” numaralı defter pîşkeşlerin padişahtan başka kimlere verildiğini göstermesi bakımından farklılık göstermektedir. Zirâ bu tür belgelere incelenen dönem içerisinde, diğer belgelere göre daha az rastlanmaktadır.
Merâsim sırasını, kabul günü ve saatlerini gösteren teşrifât defterlerinden Teşrifâtçılık Kalemi’nde tutulmuş ve Kamil Kepeci tasnifinde 665 numaralı defter, 1568-1583 tarihli ve pîşkeş çekilmek üzere Hazine-i Amire’den satın alınan kumaşlar ile pîşkeş dolayısıyla hazineye giren gelirler için tutulan bir defterdir. Defter, pîşkeş çekmek için hazineye borçlananların sonradan yaptıkları ödemelere de yer vermesi bakımından kayda değerdir. Kamil Kepeci tasnifinde merasimlerle ilgisinden dolayı, Divân-ı Hümayûn’da elçilerin getirdikleri pîşkeşler ve onlara giydirilen hil’atler, tevcihlerde, etek öpme merasimlerinde, bayramlarda vb. giydirilen hil’atler gibi kayıtlar yine XVII. yüzyıldan itibaren yoğunlaşmaktadır. 1637 tarihli “KK, 667′ ve “KK, 668” numaralı defterlerde yabancı hükümdarların elçilerinin getirdikleri pîşkeş kayıtları ile birlikte, her yıl hediye Devleti’ne belirli bir miktar vergi ödemekle yükümlü olan devletlerin elçileri vasıtasıyla gönderdikleri nakitler de yer almıştır. Aynı şekilde hediye Devleti tarafından gönderilen elçilerin götürecekleri hediye kayıtlarına da rastlanmaktadır. Ancak bunlar, düzenli olarak tutulmuş olmayıp; çeşitli sebeplerle duyulan ihtiyaç üzerine yapılmış kayıtlar olması dolayısıyla azdır. Mesela XVII. yüzyılın sonlarına ait “KK, 686′ numaralı defterde İran’a ve Avusturya’ya gönderilen hediyelerin kaydına rastlanmaktadır. Teşrifât merasimi kayıt defterlerinden 1644 tarihli, 345 numaralı Sadaret Defterinde de hediyelerle ilgili kayıtlar bulunmaktadır.
Maliyeden Müdevver Defterler serisi içerisinde merasimler nedeniyle satın alınan hil’atlerin pahası, giydirilen hil’atler, bazı elçilerin getirdiği hediye ler, seferlerde askerlere verilen bahşişler gibi kayıtlara rastlanmaktadır. Mesela “MAD, 18493” numaralı 1698-1699 tarihli defter, “elçiler defteri” olarak isimlendirilmiştir. 1698’de Safevîlere ve Avusturya’ya gönderilen hediyeler ve elçi maiyetine verilen atlar ve çeşitli eşyalar, harcırahlar gibi bilgileri içermektedir. 1695 tarihli “MAD, 4174′ numaralı defter, Lipova Kalesi muharebesinde yaralananlarla, “dil” (esir) ve “kelle” (baş) getirenlerin isimleri, Halil Ağa tarafından dağıtılan bahşiş ve inâmların cins ve miktarını içeren “bahşiş ve inâm defteri’ dir.
hediye Devleti’nde önemli konumlardaki devlet ricâlinin gelir ve giderlerine ait defterlerin tutulduğu bilinmektedir. Paşalara gelen hediyelerin gelir ve gider olarak kaydedildiği defterlerden Topkapı Sarayı Arşivi’nde 1636 tarihli “D, 525′ numaralı defterde nüfuzlu bir şahsa göçlerde gelen hediyeler ve bunların gider olarak nerelerde kullanıldığı (hediye, inâm vb.) bilgilerine ulaşılabilmektedir. “D, nr. 2014” de 1639/1640 tarihli benzer bir defterdir. Başbakanlık hediye Arşivi’nde “MAD nr. 14724” ise 1640-1670 yıllarını ihtiva etmektedir. Defterde vali olduğu anlaşılan bir paşaya gelen eşyaların türü, adedi ve gönderen ile getiren kimselerin isimleri ve bazı muhallefât ve metrûkât eşyası da dâhil müfredatını ihtiva etmektedir. Başmuhasebe Kalemi evrakları içerisinde de bu tür defterlere rastlanmaktadır. “D.BŞM 18/A” nolu defter XVI. yüzyılın ikinci çeyreğine ait olup yüksek rütbeli bir paşaya Musul Beylerbeyi, Tebriz Hacegânı, Trabzon müftüsü, Beyrut nazırı gibi şahıslardan gönderilip gelir olarak kaydedilen pîşkeş eşyalarını ihtiva etmektedir. Pîşkeşler gün ve tarihin ardından “el-irâd’ ve gönderen kişi “an pîşkeş-i Müfti-i Trabzon’ gibi başlıklarla verilmiştir. Bu defterler yüksek devlet ricâline sunulan hediyelerin neler olduğunun ve nasıl kullanıldığının anlaşılması bakımından önemlidir.

Müteferrik Hediyeler

Gerek Topkapı Sarayı Arşivi’nde gerekse Başbakanlık hediye Arşivi’nde müteferrik olarak bazı belgelerden istifade edilmiştir. Bunlardan Topkapı Sarayı Arşivi’nde E koduyla numaralandırılmış belgelerden “E, nr. 5242′, “E, nr. 5891”, “E, nr. 7107′, “E, nr. 7108”, “E nr. 11976/1-14” ve “E nr. 8206/1-2” yabancı hükümdar ve elçiler ile Rum Patriği, hediye Devleti’ne bağlı Eflak-Boğdan voyvodaları, Dubrovnik elçisi tarafından padişahlara gönderilen hediyelerin listelerini ve Erdel voyvodasının itaatini bildiren mektupları ihtiva etmektedir. Bu belgelerin bazılarında tarih olmayıp, arşiv yetkililerince XVI. ve XVIII. yüzyıllara tarihlenmiştir. Tarih aralığı çok geniş olmakla birlikte, çeşitli devletlerin hediye lerini birarada bulmak mümkündür.
Başbakanlık hediye Arşivi’nde İbnülemin (Saray Mesâlihi, HAT), Cevdet (Saray) ve Ali Emirî tasniflerinde bulunan belgelerden yararlanılmıştır. Bunlardan bazılarında Has Ahur’a pîşkeş gelen atların kaydına rastlanmaktadır. Bu belgelerde atların özellikleri, kimden, nerede ve ne zaman geldiği gibi bilgilere ulaşılabilmektedir. Atların “yağız, kır, al, alaca, doru, yorga, bargir, burnu ince, kulağı kesik, saçları kızıl, gözleri dağlı, ayakları beyaz’ gibi özelliklerinin belirtildiği görülmektedir.
Bu tasnifteki belgeler çeşitlilik arz etmekte olup, bunlardan Kanunî Sultan Süleyman dönemine ait, Ali Emirî tasnifi “/. Süleyman, nr. 258” de kayıtlı 1556 tarihli inâmat defteri parçası olarak adlandırılan defterde hazineye giren gelir ve yapılan harcamalar gün gün tutulmuştur. Hazine-i Amire’ye pîşkeş gelen eşyalar da kayıtlıdır. Topkapı Sarayı Müzesi Arşivi’nde de bu tür defterler bulunmaktadır.

 

Kaynak Eserler

hediye kronikleri ve vekayinâmeler, yazıldıkları dönemden önceki dönemler ve özellikle de yazıldığı dönemle ilgili olaylar hakkında ayrıntılı bilgiler içeren metinlerdir. Bunlardan Âşık Paşazâde Tarihi, Neşrî Tarihi, Oruç
Bey Tarihi ve Ruhî Tarihi gibi kroniklerde Osman Gazi’den itibaren padişahlar tarafından alınıp verilen hediyelerle ilgili kayıtlara rastlanmaktadır. Bu tür eserlerde yazarının bulunduğu konum, etkilendiği çevre, eseri yazma nedeni vb. faktörler göz önünde bulundurulmalıdır. Mesela Âşık Paşazâde Tarihi’nde bazı hediyelerin bir meşrulaştırma aracı olarak ele alındığı görülür. Gerek bunlarda gerekse daha sonraki dönem kroniklerinde ve vekayinâmelerinde geleneksel hediyelerin alınıp verilmesiyle ilgili pek çok kayda rastlanması bakımından bu eserler, hediye konusunda zenginlik teşkil eder. Bu eserlerde padişahların en çok hil’at hediye ettiği görülür. Padişahlara devlet ricâli tarafından verilen hediyeler ise genellikle “pîşkeş u hedâyâ” olarak ifade edilmektedir. İncelenen dönemin hemen öncesinde pîşkeşin rüşvet ile yan yana ifade edildiği ve eleştirilere konu olduğu kroniklerin başında Selanikî Mustafa Efendinin “Tarih-i Selanikî’ adlı eseri gelir. Eserde tayin pîşkeşlerindeki meblağların büyüklüğü ve makamların, pîşkeşi üstün gelene verilmesi gibi hususların şiddetle eleştirildiği ve bu şekilde tayin yapılan makamların çoğunlukla beylerbeyliği, kadılık, eyalet defterdarlıkları ve sultan vakıfları tevliyetleri gibi vazifeler olduğu görülür. Bu konuda geniş bilgi veren Selânikî görevlerin “pîşkeş ü hedâyâ vü armağan namıyla ağır bahâlu rüşvetlerle’ satıldığından, böylece mansıpların ehil olmayanlara verildiğinden şikâyet etmektedir. Selanikî’nin eseri, bu yönüyle zengin bir içeriğe sahiptir. XVII. yüzyıl tarihçilerinden Nâimâ ise görev tevcihlerinden para alınmasının eski devletlerde ve diğer ülkelerde de görülen bir uygulama olduğunu ifade etmiştir.
İbrahim Peçevî, Nâimâ Mustafa Efendi, Abdurrahman Abdi Paşa, Topçular Kâtibi Abdülkadri Efendi, Mehmet Raşit, Silahdar Fındıklılı Mehmet Ağa, Defterdar Sarı Mehmet Paşa ve Mustafa Safî gibi yazarların eserleri incelendiğinde padişaha hediye sunumunun yaygınlaştığı görülür ve pek çok örneğine rastlanır. Bu eserler hediye padişahlarına yabancı ülke hükümdarları tarafından gönderilen elçiler ve hediyeler hakkında da yer yer ayrıntılı bilgiler içermektedir. Padişahların yabancı ülke hükümdarlarına gönderdiği hediyelerle ilgili olarak ise Batı’da Avusturya’ya gönderilen hediyelerle ilgili olarak Anonim hediye Tarihi’nde; Doğu’da Sefevîlere gönderilen hediyelerle ilgili bilgilere ise Silahdar Fındıklılı Mehmed Ağanın “Silahdar Tarihi’ ve “Nusretname” adlı eserlerinde, Defterdar Sarı Mehmet Paşanın “Zübde-i Vekaiyâf adlı eserinde, Nâimâ tarihinde ve Abdurrahman Abdi Paşa vekayinâmesinde rastlanmaktadır. Bu tür eserlerde diğer devletlere hediye gönderilmesiyle ilgili ise herhangi bir kayda rastlanamamıştır.