İnci, rengine, ÅŸekline, sulu oluÅŸuna, büyüklüğüne ve küçüklüğüne göre farklı ÅŸekillerde adlandırılır. Cevherîler tarafından, delinmiÅŸ inciye, ufak da olsa iri de olsa cümân ve ÅŸezer, delinmemiÅŸ inciye dür, habbe, beyz, beyza, tûme, harîde, haferde denildiÄŸi görülür. Büyük taneli incilere, delinmiÅŸ ya da delinmemiÅŸ olsun cevher-i mudahrec, cevher-i fâdde, cevher-i ratb, lü’lü’ ,dür, habbe derler. Fakat cevherîler, ağırlığı iki dirhemden fazla olan ve fazlalığı da bir habbe veya iki habbe olan, bütün sıfatları tamam olan inciye, dürr; ağırlığı iki dirhemden az ve eksiÄŸi bir veya iki habbe olan inciye habbe derler. Habbe, çok ufak olduÄŸu için delinmez. Ayrıca cevherîler, bütün sıfatları tamam olan, latif, küçük taneli incilere, delinmiÅŸ ya da delinmemiÅŸ olsun, lü’lü’-i dik, lü’lü’-i naz, mercan isimlerini verirler71.
Mehdine ‘ıkdü’l-cümân-ı dürr-i yektâdan bedel
‘Arz içün bir heykel-i nûr asdı veffâk-ı kadîm (Sâbit/Karacan, 1991: 328)
Dürr-i yetîm isen de deler bagrunı felek
Geç silk-i ehl-i ma’rifete insilâkden (Sâbit/Karacan, 1991: 481)
Bir incinin iyi olup olmadığı renginden, suyundan, şeklinden, büyüklüğünden veya küçüklüğünden anlaşılır.
İnci, rengine, ÅŸekline, sulu oluÅŸuna, büyüklüğüne ve küçüklüğüne göre farklı ÅŸekillerde adlandırılır. Cevherîler tarafından, delinmiÅŸ inciye, ufak da olsa iri de olsa cümân ve ÅŸezer, delinmemiÅŸ inciye dür, habbe, beyz, beyza, tûme, harîde, haferde denildiÄŸi görülür. Büyük taneli incilere, delinmiÅŸ ya da delinmemiÅŸ olsun cevher-i mudahrec, cevher-i fâdde, cevher-i ratb, lü’lü’ ,dür, habbe derler. Fakat cevherîler, ağırlığı iki dirhemden fazla olan ve fazlalığı da bir habbe veya iki habbe olan, bütün sıfatları tamam olan inciye, dürr; ağırlığı iki dirhemden az ve eksiÄŸi bir veya iki habbe olan inciye habbe derler. Habbe, çok ufak olduÄŸu için delinmez. Ayrıca cevherîler, bütün sıfatları tamam olan, latif, küçük taneli incilere, delinmiÅŸ ya da delinmemiÅŸ olsun, lü’lü’-i dik, lü’lü’-i naz, mercan isimlerini verirler71.
Mehdine ‘ıkdü’l-cümân-ı dürr-i yektâdan bedel
‘Arz içün bir heykel-i nûr asdı veffâk-ı kadîm (Sâbit/Karacan, 1991: 328)
Dürr-i yetîm isen de deler bagrunı felek
Geç silk-i ehl-i ma’rifete insilâkden (Sâbit/Karacan, 1991: 481)
Bir incinin iyi olup olmadığı renginden, suyundan, şeklinden, büyüklüğünden veya küçüklüğünden anlaşılır.