“Tuhfe-i Murâdf’de incinin bir hal ve karar üzerinde kalmadığına, her gün, farklı ÅŸehirlerde, farklı ülkelerde türlü türlü alınıp satıldığına dikkat çekilir. Cevheri alan ve ona raÄŸbet eden kiÅŸiler sultanlar, emirler, hatunlar ve büyüklermiÅŸ ve bunların tercihleri sürekli deÄŸiÅŸirmiÅŸ. Onlar cevherlere raÄŸbet ettiÄŸinde cevherlerin deÄŸeri artar, etmediÄŸinde düşermiÅŸ. Bu yüzden o dönem için cevherlere deÄŸer biçmenin aslı ve kaidesinin olmadığı, cevherlerin deÄŸerinin vaktine, yerine, raÄŸbetine, rengine, suyuna ve
86 87 88
ÅŸekline göre deÄŸiÅŸtiÄŸi belirtilir . Za’îfî, sekiz kıratlık bir inci tanesinin yetmiÅŸ filori , bir miskal ise bin beÅŸ yüz filoriden fazla, dört kıratlık bir inci tanesinin on beÅŸ filori ya da daha fazla, iki habbesinin elli filori deÄŸerinin olduÄŸunu söyler89.
“Tuhfe-i Murâdf’de incinin bir hal ve karar üzerinde kalmadığına, her gün, farklı ÅŸehirlerde, farklı ülkelerde türlü türlü alınıp satıldığına dikkat çekilir. Cevheri alan ve ona raÄŸbet eden kiÅŸiler sultanlar, emirler, hatunlar ve büyüklermiÅŸ ve bunların tercihleri sürekli deÄŸiÅŸirmiÅŸ. Onlar cevherlere raÄŸbet ettiÄŸinde cevherlerin deÄŸeri artar, etmediÄŸinde düşermiÅŸ. Bu yüzden o dönem için cevherlere deÄŸer biçmenin aslı ve kaidesinin olmadığı, cevherlerin deÄŸerinin vaktine, yerine, raÄŸbetine, rengine, suyuna ve
86 87 88
ÅŸekline göre deÄŸiÅŸtiÄŸi belirtilir . Za’îfî, sekiz kıratlık bir inci tanesinin yetmiÅŸ filori , bir miskal ise bin beÅŸ yüz filoriden fazla, dört kıratlık bir inci tanesinin on beÅŸ filori ya da daha fazla, iki habbesinin elli filori deÄŸerinin olduÄŸunu söyler89.