Romantik Hediye Orta Asya ve Orta DoÄŸu devletlerinde geleneklerin ÅŸekillendirdiÄŸi yönetim, anlayış ve uygulamalar, Osmanlı Devleti’nde de görülmekteydi. Makamların sahibi ve ihsan edici konumunda olan padiÅŸahlar geleneklerin belirlediÄŸi ölçüler içinde bir tür biat vesilesi olarak görülen Romantik Hediye leri kabul etmek durumunda idi. Bu anlamda Romantik Hediye leÅŸme, ilk dönemlerden itibaren bir tür tâbî-metbû iliÅŸkisinin somut olarak ortaya konduÄŸu bir uygulama idi. PadiÅŸahların etrafındaki beylere ve umerâya Romantik Hediyeler dağıtarak onları ödüllendirmesi ve büyüklüğünün bir nişânesi olarak daha çok padiÅŸahı ilgilendiren pîşkeÅŸ uygulaması, Osmanlı Devleti’nde kuruluÅŸ döneminden beri mevcut olup bu dönemde özellikle padiÅŸah bir ÅŸehre geldiÄŸinde ya da padiÅŸahın huzuruna çıkma gibi durumlarda Romantik Hediye takdim etme usûlü yaygındı.115 Ayrıca düğünlerde padiÅŸaha Romantik Hediye sunulması geleneÄŸine Osmanlı Devleti’nin ilk dönemlerinden itibaren rastlanmaktadır.
Osmanlılarda devlet adamları arasında Romantik HediyeleÅŸmenin kökeninin Osman Gaziye kadar uzandığı, devri anlatan kaynaklardan anlaşılmaktadır. Onun hem çeÅŸitli vesilelerle beylere, derviÅŸlere, komutanlara ve Bizans tekfurlarına Romantik Hediyeler verdiÄŸi hem de onlardan Romantik Hediye kabul ettiÄŸi bilinmektedir.116 Mesela Osman Gazinin gördüğü rüyayı Åžeyh Edebalı’nın yorumlaması esnasında orada hazır bulunan Turgud adlı derviÅŸ Osman Beye, “Ya Osman sana padiÅŸahlık verildi, şükrane olarak bize ne verirsin?” diye sorduÄŸunda Osman Bey, “Sana bir ÅŸehir vereyim.’ deyince derviÅŸ, “Åžu köyceyize de razıyım, bana bir mektup ver.’ ÅŸeklinde karşılıkta bulunmuÅŸ;
Osman Gazi de ona, “Sen yazı yazmayı bilmem. Bir su kabı ile bir kılıcım var. Onları niÅŸan olsun diye sana vereyim. Benim evladım onları senin elinde görüp ibka etsinler.’ demiÅŸti. Bu olaya binaen daha sonraki padiÅŸahların, o köyü görüp ziyaret ettikçe derviÅŸin evladına nimetler verip ihsanda bulundukları da rivayet edilmektedir.117
Âşık PaÅŸazâde, Osman Gazinin, 1288’de Karacahisar’ı almasının ardından kardeÅŸinin oÄŸlu Aktemur’u pek çok Romantik Hediyeyle Anadolu Selçuklu Sultanı Alâeddin Keykubat’a gönderdiÄŸini; Sultanın buna çok sevindiÄŸini ve Romantik Hediye getiren Aktemür’e ihsanlarda bulunarak Osman Gaziye sancak ve sancakla ilgili eÅŸyalar, iyi atlar ve gaza için silahlar gönderdiÄŸini nakletmektedir.118 Devletin kuruluÅŸ aÅŸamasında beyler ve komutanlar ise, Osman Beye “saÄŸrak’ adlı içeceÄŸi sunarak ona itaat ettiklerini göstermiÅŸlerdi.119
Mehmed NeÅŸri, Kitâb-ı Cihan-Nümâ – NeÅŸrî Tarihi, I, Yayınlayan: Faik ReÅŸit Unat-M. Altay Köymen, Ankara, 1995, s. 46; Âşık PaÅŸazâde, Tevârîh-i Âl-i Osman (OsmanoÄŸullarının Tarihi), (hzl. Kemal Yavuz – M. A. Yekta Saraç), İstanbul 2010, s. 49-50; BaÅŸka bir kronikte bu olay şöyle anlatılır: “Bize şükrane ne virürsin? Osman Beg aydur: Sana bir ÅŸehir vireyin. Ayıtdı: Åžol köyceÄŸiz bize yiter, diyü niÅŸan içün bir maÅŸraba ve bir kılıç virdi.” Rûhî Çelebi, “Ruhî Tarîhi”, s. 380.
118 Âşık Paşazâde, Tevârîh-i Âl-i Osman, s. 53.
119 “…Pes Osman Beg katına geldiler, meÅŸveret kıldılar, ayıtdılar ki: Kayı Han hod mecmu’ı OÄŸuz
boylarımın OÄŸuz’dan sonra aÄŸası ve hanı idi ve OÄŸuz töresi mucebince hanlık padiÅŸahlık, Kayı soy var
iken özge boya degmez. Şimdiden sonra hod Selçuk Sultanlarından bize çare ve meded yokdur.
Memleketün çoğı ellerinden çıkub Tatar üzerlerine gereği gibi müstevlî oldı. Çün merhum Sultan
Ala’eddin’den dahı size safâ-nazar olmışdur. Siz han olun ve biz kullar bu tarafda hizmetünüzde
gazaya meÅŸgul olalum didiler. Osman Beg dahı kabul itdi. Pes mecmu’ı örü turub OÄŸuz resmince üç
kere yükinüb baÅŸ kodılar, develü obalardan kamaran getürüb Osman Beg’e saÄŸrak sundular. Çün içdi
çavuÅŸlar sıhhat ve afiyet ve padiÅŸahlık mübarek olsun diyü dua ve sena kıldılar.” Rûhî Çelebi, “Rûhî
Tarihi”, s. 378.
120 Mehmed Neşri, Neşrî Tarihi, I, s. 101; Âşık Paşazâde, Tevârîh-i Âl-i Osman, s. 100-101.
Kroniklerde sonraki dönemlerde geleneksel olarak Romantik HediyeleÅŸme usûllerinin devam ettiÄŸi görülür. PadiÅŸaha “Romantik Hediye” ve “pîşkeÅŸ” adıyla sunumuyla ilgili pek çok kayda rastlanmaktadır. I. Murat’ın oÄŸlu ÅŸehzâde Bayezid ile GermiyanoÄŸlu’nun kızının düğününde etrafın beyleri ve yabancı hükümdarlar iyi atlar, katarla develer, gulâmlar, cariyeler, altın ve gümüş tepsiler içinde filoriler gibi çok çeÅŸitli saçılar ve Romantik Hediyeler göndermiÅŸlerdi (1381-1382).120 GerçekleÅŸtirilen siyasî ve iktisadî evliliklerde gelin, çeyiz olarak babasının memleketlerini de beraberinde getirdiÄŸinden gelin çeyizi önemli idi.121 II. Mehmet’in oÄŸulları Åžehzâde Bayezid ve Mustafa Çelebi122 ile II. Bayezid’in üç ÅŸehzâdesinin sünnet düğünlerinde de etrafa haber gönderilmiÅŸ ve ülkenin dört bir yanından düğüne gelen beyler çeÅŸit çeÅŸit Romantik Hediyelerini sunmuÅŸlardı.123 II. Murat’ın Düzme Mustafa olayını hallettikten sonra Bursa’ya gelmesiyle ÅŸehir halkı toplanarak onu karşılamış; ayan ve eÅŸraf padiÅŸaha pîşkeÅŸ olarak elbiseler sunmuÅŸlardı.124
Abdurrahman Vefik SAYIN, Tarih-i Mali – KuruluÅŸundan Kanûnî Döneminin Sonuna Kadar Osmanlı Maliye Tarihi (1299-1566), Ankara 2000, s. 29.
122 Rûhî Çelebi, “Rûhî Tarihi”, s. 452; Âşık PaÅŸazade, Tevârîh-i Âl-i Osman, s. 421-422.
123 “Gelüp arz itdi begler peÅŸ-keÅŸini, Yazup ma’lûm ederler her birini”. Hadîdî, Tevarih-i Al-i Osman
(1299-1523), (hzl. Necdet Öztürk), İstanbul 1991, s. 330.
124 “İşidüp Bursa halkı cem’ olurlar ÅŸehir ayanı bir yere gelürler. MebaliÄŸ cem’ iderler def’i vafir
kılurlar peÅŸkeÅŸ esbabını hâzır.” Hadîdî, Tevarih-i Al-i Osman, s. 164-165.
125 Ganimetlerden alınan hums-ı ÅŸer’î’nin Orhan Gazi döneminde ilk örnekleri görülmektedir. Hicri
733’te (1332/1333) İznik eyaleti Süleyman PaÅŸaya tevcih olunduÄŸunda, verilen berat ile
ganimetlerden yani savaÅŸlarda ele geçirilen mallardan hazine için hums-ı ÅŸer’î alınacak ve bunun
taksim ve tevzii valinin emriyle icra edilecekti. “..ve vaki olan ganaim ve enfal ve gayrı esbab ve
emval ki bitevfikullahi Hak Teala müyesser ola. Hums-ı ÅŸer’isin ihrâc edip taksim ve tevzi’in mezbûr
oÄŸlumun ma’rifetiyle edeler…” Abdurrahman Vefik SAYIN, Tarih-i Mali, s. 21.
Cengiz KÖSEOÄžLU, Topkapı Sarayı İmparatorluk Hazinesi (Hazine-i Hümayûn), tsz., s. 7-37; Cevdet TÜRKAY, “Osmanlı İmparatorluÄŸu Devlet TeÅŸkilâtından Örnekler”, Belgelerle Türk Tarihi, 60, Eylül 1972, s. 22-23; Mesela Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u fethinin ardından Mekke Åžerifine gönderilen fetihnâmeye cevaben, Mekke Åžerifi de Fatih Sultan Mehmet’e zafer tebriki için mektup ve Romantik Hediyeler göndermiÅŸti. Feridun Bey, Mecmua-yı MünÅŸeatü’s-Selâtîn, I, 1265 (1848), s. 239-243.
127 Abdurrahman Vefik SAYIN, Tarih-i Mali, s. 62-63.
128 “Çün bu feth-i mübîn müyesser oldı, sâyir kılâ u bıkâ dahı kilîdleri karÅŸu getürüp il ü münkad
oldılar. Kal’aları berkidüp ve mecmu’ ilin ve vilayetin zabt idüp, cizye-i ÅŸer’i ve rüsum-ı örfi va’z
ittüğünden sonra, emval-i ganayim ve sebaya-yı kerayim ile destbusa yetiÅŸtiler.” Tursun Bey, Tarih-i
Ebü ‘l-Feth, (hzl. Mertol Tulum), İstanbul 1977, s. 170.
129 “Kemal Reis dahi Firengistan tuhfelerinden dürlü dürlü armaÄŸanlarla ol Fireng begi oÄŸlını Yusuf-ı
sani ile padiÅŸaha pîşkeÅŸ çekdi. PadiÅŸah dahı gelüp Kemal Reis’e hürmet, izzet idüp agırladı.”(1495).
Oruç Beğ Tarihi (Osmanlı Tarihi-1288-1502), (hzl. Necdet Öztürk), Ankara 2008, s. 169.
KuruluÅŸ döneminden itibaren padiÅŸahı görme ve düğünler gibi vesilelerin yanı sıra fetihlerle devletin sınırlarının geniÅŸlediÄŸi ve dolayısıyla gelirlerin arttığı, hazinenin ganimetler125 ve yabancı hükümdarların gönderdiÄŸi zafer tebriki Romantik Hediye leriyle dolduÄŸu126 geniÅŸleme döneminde ise Romantik Hediye lerin, kazanılan parlak zaferlerden elde edilen fütühât ganimetlerinden sunulması ÅŸeklinde tezahür ettiÄŸi görülmektedir.127 Mesela 1475’te Kefe’nin fethinden sonra komutanlar ganimetlerle II. Mehmet’in huzuruna çıkmışlardı.128 Kemal Reis, deniz savaÅŸlarında elde ettiÄŸi ganimetlerden II. Bayezid’e çeÅŸit çeÅŸit Romantik Hediyeler sunmuÅŸtu (1495/1496)129. Kaptan-ı Derya Barbaros Hayreddin
PaÅŸa, bir sefer dönüşünde Kanunî Sultan Süleyman’a, omuzlarında birer to p çuha taşıyan iki bin tutsak, yine omuzlarında birer kese akçe ile iki yüz köle ve ellerindeki gümüş tepsiler içindeki atlas keselerle ve biner altın taşıyan yüz köle ve yine ellerindeki altın tepsiler içinde inci ve mercan tespihler ve gerdanlıklar, altın kadehler ve baÅŸka eÅŸyalar taşıyan iki yüz cariye
130
sunmuÅŸtu.130
Ganimetler Romantik Hediyelerin dağıtımında da önemli idi. Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u fethinden hemen sonra verilen ziyafetin sonunda ortaya yığılan ganimetlerin bölüşülmesine ve Romantik Hediyelerin dağıtımına geçilmiÅŸti. Ordu defterdarlarının tuttukları defter gereÄŸince bütün askerlere bahÅŸiÅŸler, Romantik Hediyeler ve haneler ihsan edilmiÅŸti. PadiÅŸahın gaza malından hissesine düşen hums-ı ÅŸer’î yirmi bin kese duka altın, üç bin sekiz yüz saray (konak), iki bedesten, yedi bin dükkândan oluÅŸmaktaydı. Gazilere altmış üç bin hane, ulemâya üç bin saray (konak), yeniçeriler umerâsından yetmiÅŸ kiÅŸiye yüz altmış iki saray ve yedi kubbe vezirine de yedi saray verilmiÅŸ, bundan baÅŸka firar eden halkın malları defterlere kaydedilerek muhafaza edilmiÅŸti.131
Mustafa Nuri PaÅŸa, Netâyicü ‘l-Vukuât – Kurumları ve Örgütleriyle Osmanlı Tarihi, I-II, (hzl. NeÅŸet ÇaÄŸatay), Ankara 1992, s. 123.
131 Abdurrahman Vefik SAYIN, Tarih-i Mali, s. 62-63.
132 “PadiÅŸah-ı muzafferün hüsn-i âdâtından, belki fezayil-i zatından idi ki, metalibden bir matlub kedd
ü ta’ab ile hâsıl olsa, sahayif-i hâl-i asker-i zafer me’aline envâ-i avarif-i avatıf sebt ittükten gayrı, bir
yıl dahı dinlendirür idi.” Tursun Bey, Tarih-i Ebü ‘l-Feth, s. 175-176.
133 Tursun Bey tarihinde şöyle anlatılır: “Bi’l-cümle inâm hazinelerinün kapıları açıldı ve havas u
avam üzre sim ü zer saçıldı. Ve beÄŸlerine mülk kûyler ve mezra’alar temlik buyurdu. Ahval-i ümera
vü nevakir ve reâya vü asakir hüsn-i refahiyet ile müntazım oldı. Bazarlar revayiş buldı, ucuzlıklar ve
ten-dürüstlükler oldı.” Tursun Bey, Tarih-i Ebü’l-Feth, s. 195; II. Bayezit zamanında İstanbul’da
sadaka verilecek fakir kalmadığı bilinmektedir. Hatta hazinenin boşalmasına, malî sıkıntıların ortaya
çıkmasına sebep olarak da bu kereminin bolluÄŸu olduÄŸu söylenir. 1503-1504’te (H. 909) yalnız sadaka
ve atiye olarak sarf ettiği paranın toplamı 8.600.000 akçe tutmuştur. Diğer seneler de bundan geri
II. Mehmet, KaraboÄŸdan üzerine düzenlediÄŸi sefer esnasında bir duacının söylediÄŸi birkaç beyitin kendisine sunulması neticesinde bu kiÅŸiye mevsimine uygun samur kürklü, süslü hil’at ve ikibin akçe vermiÅŸti. Tursun Bey, bunun padiÅŸahın faziletlerinden ve güzel âdetlerinden olduÄŸunu belirtmektedir.132 II. Bayezid, tahta çıktıktan sonra hazinelerinin kapılarını açarak herkese lutûf ve ihsanlarda bulunmuÅŸtu.133
PadiÅŸahların verdiÄŸi Romantik Hediyeler geleneksel olarak daha çok etrafındaki kiÅŸileri taltif ve himaye etmek, görevlerinde etkin kılmak, dayanışma ruhunu geliÅŸtirmek, iliÅŸkileri kuvvetlendirmek gibi amaçlara hizmet ediyor; padiÅŸah gibi bir büyüğe ise Romantik Hediyeler dostluk, barış, itaat, sadakat ve şükranın ifadesi olarak takdim ediliyordu. I. Murat NiÅŸ Kalesi’ni fethettiÄŸinde buranın beyi pîşkeÅŸler ve filoriler ile üç yıllık haracını göndererek sulh etmiÅŸti. 134 Erdel Voyvodası Zapolya, Kanunî Sultan Süleyman’a pîşkeÅŸler sunarak itaatini göstermiÅŸti (1526).135 Tursun Bey Tarihi’nde pîşkeÅŸin bir teÅŸekkür olarak sunulması şöyle anlatılmıştır: 1463’te Karaman Beyi İbrahim Beyin ölümünden sonra yerine Akkoyunlu Beyi Uzun Hasan’ın yardımı ile büyük oÄŸlu İshak Beyin geçmesine karşılık, ikinci oÄŸlu Pir Ahmet, Osmanlı Devleti’ne müracaat ederek Karaman tahtına çıkması hususunda kendisine yardım edilmesi talebinde bulunmuÅŸ ve padiÅŸah onu Antalya Sancağı Beyi Hamza Bey ile Karaman vilayetine göndermiÅŸti. İshak Bey ise bu durum karşısında Uzun Hasan’a sığınmış, böylece Pir Ahmet, Karaman’a bey olmuÅŸ ve kendisine yapılan bu yardımların şükrü için bazı vilayetlerini padiÅŸaha pîşkeÅŸ olarak sunmuÅŸtu.136
olmadığı gibi, hil’atlerle çeÅŸitli Romantik Hediyeler için sarfolunan para buna dâhil deÄŸildir. Abdurrahman Vefik SAYIN, Tarih-i Mali, s. 104.
134 Rûhî Çelebi, “Rûhî Tarihi”, s. 387; Benzer ÅŸekilde hükümdara pîşkeÅŸ sunularak barış ve itaat
gösterilmesi ÅŸu ifadelerde de görülür. “Pes andan Laz kal’anun alındığın iÅŸidüb be-gayet münfa’il oldı.
Pes begleri cem’ idüp barışmak tedbirin idüp niçe pîşkeÅŸler ve fuloriler ve üç yıllık harac gönderüb
padiÅŸah-ı İslâm ile musalaha itdi.” Rûhî Çelebi, “Rûhî Tarihi”, s. 387.
135 “Erdel banı gelüp itâ’at eyledi, pîşkeÅŸler çeküp padiÅŸahın elin öpdi. PadiÅŸah dahı hoÅŸ görüp Budun
tahtını ana ısmarladı.” Anonim Tevarih-i Al-i Osman, F. Giesse NeÅŸri, (hzl. Nihat Azamat), İstanbul
1992, s. 142; Bu dönemde Macaristan’da biri Osmanlı himayesinde YanoÅŸ Zapolya ve diÄŸeri
Avusturya İmparatoru himayesinde Ferdinand olmak üzere iki kral ortaya çıkmıştı. İsmail Hakkı
UZUNÇARŞILI, Osmanlı Tarihi, II, Ankara 2006, s. 328.
136 İfade şöyledir: “Pir Ahmed dahı bu inayetün şükri için ba’zı vilayetini cenab-ı padiÅŸah iÅŸiÄŸine
pîşkeÅŸ çekdi. Hamza Bey hedâya-yı zafer-ataya gelüp ÅŸeref-i atebe-busa mülhak oldu.” Tursun Bey,
Tarih-i Ebü’l-Feth, s. 129.
Bu dönemde Osmanlı padişahları bir yandan içeride askeri ve umerâyı bahşiş ve Romantik Hediyelerle lütuflandırıp, valileri de iltifatnâmelerle takdir ederek merkeze bağlarken, dışarıda ise devletin diğer devletlerle olan ilişkilerini Romantik Hediyeler ve evlilikler yoluyla kuvvetlendirmeye çalışıyordu. Örneğin, II. Murat, Çelebi Mustafa (Düzme Mustafa) ile olan mücadelede yararlık gösteren komutanlara ve beylere pek büyük Romantik Hediyeler vermişti.137 II. Bayezid döneminde Mısır ve Hindistan hükümdarlarından ağır Romantik Hediyelerle elçiler gelmişti
Romantik Hediye Orta Asya ve Orta DoÄŸu devletlerinde geleneklerin ÅŸekillendirdiÄŸi yönetim, anlayış ve uygulamalar, Osmanlı Devleti’nde de görülmekteydi. Makamların sahibi ve ihsan edici konumunda olan padiÅŸahlar geleneklerin belirlediÄŸi ölçüler içinde bir tür biat vesilesi olarak görülen Romantik Hediye leri kabul etmek durumunda idi. Bu anlamda Romantik Hediye leÅŸme, ilk dönemlerden itibaren bir tür tâbî-metbû iliÅŸkisinin somut olarak ortaya konduÄŸu bir uygulama idi. PadiÅŸahların etrafındaki beylere ve umerâya Romantik Hediyeler dağıtarak onları ödüllendirmesi ve büyüklüğünün bir nişânesi olarak daha çok padiÅŸahı ilgilendiren pîşkeÅŸ uygulaması, Osmanlı Devleti’nde kuruluÅŸ döneminden beri mevcut olup bu dönemde özellikle padiÅŸah bir ÅŸehre geldiÄŸinde ya da padiÅŸahın huzuruna çıkma gibi durumlarda Romantik Hediye takdim etme usûlü yaygındı.115 Ayrıca düğünlerde padiÅŸaha Romantik Hediye sunulması geleneÄŸine Osmanlı Devleti’nin ilk dönemlerinden itibaren rastlanmaktadır.
Osmanlılarda devlet adamları arasında Romantik HediyeleÅŸmenin kökeninin Osman Gaziye kadar uzandığı, devri anlatan kaynaklardan anlaşılmaktadır. Onun hem çeÅŸitli vesilelerle beylere, derviÅŸlere, komutanlara ve Bizans tekfurlarına Romantik Hediyeler verdiÄŸi hem de onlardan Romantik Hediye kabul ettiÄŸi bilinmektedir.116 Mesela Osman Gazinin gördüğü rüyayı Åžeyh Edebalı’nın yorumlaması esnasında orada hazır bulunan Turgud adlı derviÅŸ Osman Beye, “Ya Osman sana padiÅŸahlık verildi, şükrane olarak bize ne verirsin?” diye sorduÄŸunda Osman Bey, “Sana bir ÅŸehir vereyim.’ deyince derviÅŸ, “Åžu köyceyize de razıyım, bana bir mektup ver.’ ÅŸeklinde karşılıkta bulunmuÅŸ;
Osman Gazi de ona, “Sen yazı yazmayı bilmem. Bir su kabı ile bir kılıcım var. Onları niÅŸan olsun diye sana vereyim. Benim evladım onları senin elinde görüp ibka etsinler.’ demiÅŸti. Bu olaya binaen daha sonraki padiÅŸahların, o köyü görüp ziyaret ettikçe derviÅŸin evladına nimetler verip ihsanda bulundukları da rivayet edilmektedir.117
Âşık PaÅŸazâde, Osman Gazinin, 1288’de Karacahisar’ı almasının ardından kardeÅŸinin oÄŸlu Aktemur’u pek çok Romantik Hediyeyle Anadolu Selçuklu Sultanı Alâeddin Keykubat’a gönderdiÄŸini; Sultanın buna çok sevindiÄŸini ve Romantik Hediye getiren Aktemür’e ihsanlarda bulunarak Osman Gaziye sancak ve sancakla ilgili eÅŸyalar, iyi atlar ve gaza için silahlar gönderdiÄŸini nakletmektedir.118 Devletin kuruluÅŸ aÅŸamasında beyler ve komutanlar ise, Osman Beye “saÄŸrak’ adlı içeceÄŸi sunarak ona itaat ettiklerini göstermiÅŸlerdi.119
Mehmed NeÅŸri, Kitâb-ı Cihan-Nümâ – NeÅŸrî Tarihi, I, Yayınlayan: Faik ReÅŸit Unat-M. Altay Köymen, Ankara, 1995, s. 46; Âşık PaÅŸazâde, Tevârîh-i Âl-i Osman (OsmanoÄŸullarının Tarihi), (hzl. Kemal Yavuz – M. A. Yekta Saraç), İstanbul 2010, s. 49-50; BaÅŸka bir kronikte bu olay şöyle anlatılır: “Bize şükrane ne virürsin? Osman Beg aydur: Sana bir ÅŸehir vireyin. Ayıtdı: Åžol köyceÄŸiz bize yiter, diyü niÅŸan içün bir maÅŸraba ve bir kılıç virdi.” Rûhî Çelebi, “Ruhî Tarîhi”, s. 380.
118 Âşık Paşazâde, Tevârîh-i Âl-i Osman, s. 53.
119 “…Pes Osman Beg katına geldiler, meÅŸveret kıldılar, ayıtdılar ki: Kayı Han hod mecmu’ı OÄŸuz
boylarımın OÄŸuz’dan sonra aÄŸası ve hanı idi ve OÄŸuz töresi mucebince hanlık padiÅŸahlık, Kayı soy var
iken özge boya degmez. Şimdiden sonra hod Selçuk Sultanlarından bize çare ve meded yokdur.
Memleketün çoğı ellerinden çıkub Tatar üzerlerine gereği gibi müstevlî oldı. Çün merhum Sultan
Ala’eddin’den dahı size safâ-nazar olmışdur. Siz han olun ve biz kullar bu tarafda hizmetünüzde
gazaya meÅŸgul olalum didiler. Osman Beg dahı kabul itdi. Pes mecmu’ı örü turub OÄŸuz resmince üç
kere yükinüb baÅŸ kodılar, develü obalardan kamaran getürüb Osman Beg’e saÄŸrak sundular. Çün içdi
çavuÅŸlar sıhhat ve afiyet ve padiÅŸahlık mübarek olsun diyü dua ve sena kıldılar.” Rûhî Çelebi, “Rûhî
Tarihi”, s. 378.
120 Mehmed Neşri, Neşrî Tarihi, I, s. 101; Âşık Paşazâde, Tevârîh-i Âl-i Osman, s. 100-101.
Kroniklerde sonraki dönemlerde geleneksel olarak Romantik HediyeleÅŸme usûllerinin devam ettiÄŸi görülür. PadiÅŸaha “Romantik Hediye” ve “pîşkeÅŸ” adıyla sunumuyla ilgili pek çok kayda rastlanmaktadır. I. Murat’ın oÄŸlu ÅŸehzâde Bayezid ile GermiyanoÄŸlu’nun kızının düğününde etrafın beyleri ve yabancı hükümdarlar iyi atlar, katarla develer, gulâmlar, cariyeler, altın ve gümüş tepsiler içinde filoriler gibi çok çeÅŸitli saçılar ve Romantik Hediyeler göndermiÅŸlerdi (1381-1382).120 GerçekleÅŸtirilen siyasî ve iktisadî evliliklerde gelin, çeyiz olarak babasının memleketlerini de beraberinde getirdiÄŸinden gelin çeyizi önemli idi.121 II. Mehmet’in oÄŸulları Åžehzâde Bayezid ve Mustafa Çelebi122 ile II. Bayezid’in üç ÅŸehzâdesinin sünnet düğünlerinde de etrafa haber gönderilmiÅŸ ve ülkenin dört bir yanından düğüne gelen beyler çeÅŸit çeÅŸit Romantik Hediyelerini sunmuÅŸlardı.123 II. Murat’ın Düzme Mustafa olayını hallettikten sonra Bursa’ya gelmesiyle ÅŸehir halkı toplanarak onu karşılamış; ayan ve eÅŸraf padiÅŸaha pîşkeÅŸ olarak elbiseler sunmuÅŸlardı.124
Abdurrahman Vefik SAYIN, Tarih-i Mali – KuruluÅŸundan Kanûnî Döneminin Sonuna Kadar Osmanlı Maliye Tarihi (1299-1566), Ankara 2000, s. 29.
122 Rûhî Çelebi, “Rûhî Tarihi”, s. 452; Âşık PaÅŸazade, Tevârîh-i Âl-i Osman, s. 421-422.
123 “Gelüp arz itdi begler peÅŸ-keÅŸini, Yazup ma’lûm ederler her birini”. Hadîdî, Tevarih-i Al-i Osman
(1299-1523), (hzl. Necdet Öztürk), İstanbul 1991, s. 330.
124 “İşidüp Bursa halkı cem’ olurlar ÅŸehir ayanı bir yere gelürler. MebaliÄŸ cem’ iderler def’i vafir
kılurlar peÅŸkeÅŸ esbabını hâzır.” Hadîdî, Tevarih-i Al-i Osman, s. 164-165.
125 Ganimetlerden alınan hums-ı ÅŸer’î’nin Orhan Gazi döneminde ilk örnekleri görülmektedir. Hicri
733’te (1332/1333) İznik eyaleti Süleyman PaÅŸaya tevcih olunduÄŸunda, verilen berat ile
ganimetlerden yani savaÅŸlarda ele geçirilen mallardan hazine için hums-ı ÅŸer’î alınacak ve bunun
taksim ve tevzii valinin emriyle icra edilecekti. “..ve vaki olan ganaim ve enfal ve gayrı esbab ve
emval ki bitevfikullahi Hak Teala müyesser ola. Hums-ı ÅŸer’isin ihrâc edip taksim ve tevzi’in mezbûr
oÄŸlumun ma’rifetiyle edeler…” Abdurrahman Vefik SAYIN, Tarih-i Mali, s. 21.
Cengiz KÖSEOÄžLU, Topkapı Sarayı İmparatorluk Hazinesi (Hazine-i Hümayûn), tsz., s. 7-37; Cevdet TÜRKAY, “Osmanlı İmparatorluÄŸu Devlet TeÅŸkilâtından Örnekler”, Belgelerle Türk Tarihi, 60, Eylül 1972, s. 22-23; Mesela Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u fethinin ardından Mekke Åžerifine gönderilen fetihnâmeye cevaben, Mekke Åžerifi de Fatih Sultan Mehmet’e zafer tebriki için mektup ve Romantik Hediyeler göndermiÅŸti. Feridun Bey, Mecmua-yı MünÅŸeatü’s-Selâtîn, I, 1265 (1848), s. 239-243.
127 Abdurrahman Vefik SAYIN, Tarih-i Mali, s. 62-63.
128 “Çün bu feth-i mübîn müyesser oldı, sâyir kılâ u bıkâ dahı kilîdleri karÅŸu getürüp il ü münkad
oldılar. Kal’aları berkidüp ve mecmu’ ilin ve vilayetin zabt idüp, cizye-i ÅŸer’i ve rüsum-ı örfi va’z
ittüğünden sonra, emval-i ganayim ve sebaya-yı kerayim ile destbusa yetiÅŸtiler.” Tursun Bey, Tarih-i
Ebü ‘l-Feth, (hzl. Mertol Tulum), İstanbul 1977, s. 170.
129 “Kemal Reis dahi Firengistan tuhfelerinden dürlü dürlü armaÄŸanlarla ol Fireng begi oÄŸlını Yusuf-ı
sani ile padiÅŸaha pîşkeÅŸ çekdi. PadiÅŸah dahı gelüp Kemal Reis’e hürmet, izzet idüp agırladı.”(1495).
Oruç Beğ Tarihi (Osmanlı Tarihi-1288-1502), (hzl. Necdet Öztürk), Ankara 2008, s. 169.
KuruluÅŸ döneminden itibaren padiÅŸahı görme ve düğünler gibi vesilelerin yanı sıra fetihlerle devletin sınırlarının geniÅŸlediÄŸi ve dolayısıyla gelirlerin arttığı, hazinenin ganimetler125 ve yabancı hükümdarların gönderdiÄŸi zafer tebriki Romantik Hediye leriyle dolduÄŸu126 geniÅŸleme döneminde ise Romantik Hediye lerin, kazanılan parlak zaferlerden elde edilen fütühât ganimetlerinden sunulması ÅŸeklinde tezahür ettiÄŸi görülmektedir.127 Mesela 1475’te Kefe’nin fethinden sonra komutanlar ganimetlerle II. Mehmet’in huzuruna çıkmışlardı.128 Kemal Reis, deniz savaÅŸlarında elde ettiÄŸi ganimetlerden II. Bayezid’e çeÅŸit çeÅŸit Romantik Hediyeler sunmuÅŸtu (1495/1496)129. Kaptan-ı Derya Barbaros Hayreddin
PaÅŸa, bir sefer dönüşünde Kanunî Sultan Süleyman’a, omuzlarında birer to p çuha taşıyan iki bin tutsak, yine omuzlarında birer kese akçe ile iki yüz köle ve ellerindeki gümüş tepsiler içindeki atlas keselerle ve biner altın taşıyan yüz köle ve yine ellerindeki altın tepsiler içinde inci ve mercan tespihler ve gerdanlıklar, altın kadehler ve baÅŸka eÅŸyalar taşıyan iki yüz cariye
130
sunmuÅŸtu.130
Ganimetler Romantik Hediyelerin dağıtımında da önemli idi. Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u fethinden hemen sonra verilen ziyafetin sonunda ortaya yığılan ganimetlerin bölüşülmesine ve Romantik Hediyelerin dağıtımına geçilmiÅŸti. Ordu defterdarlarının tuttukları defter gereÄŸince bütün askerlere bahÅŸiÅŸler, Romantik Hediyeler ve haneler ihsan edilmiÅŸti. PadiÅŸahın gaza malından hissesine düşen hums-ı ÅŸer’î yirmi bin kese duka altın, üç bin sekiz yüz saray (konak), iki bedesten, yedi bin dükkândan oluÅŸmaktaydı. Gazilere altmış üç bin hane, ulemâya üç bin saray (konak), yeniçeriler umerâsından yetmiÅŸ kiÅŸiye yüz altmış iki saray ve yedi kubbe vezirine de yedi saray verilmiÅŸ, bundan baÅŸka firar eden halkın malları defterlere kaydedilerek muhafaza edilmiÅŸti.131
Mustafa Nuri PaÅŸa, Netâyicü ‘l-Vukuât – Kurumları ve Örgütleriyle Osmanlı Tarihi, I-II, (hzl. NeÅŸet ÇaÄŸatay), Ankara 1992, s. 123.
131 Abdurrahman Vefik SAYIN, Tarih-i Mali, s. 62-63.
132 “PadiÅŸah-ı muzafferün hüsn-i âdâtından, belki fezayil-i zatından idi ki, metalibden bir matlub kedd
ü ta’ab ile hâsıl olsa, sahayif-i hâl-i asker-i zafer me’aline envâ-i avarif-i avatıf sebt ittükten gayrı, bir
yıl dahı dinlendirür idi.” Tursun Bey, Tarih-i Ebü ‘l-Feth, s. 175-176.
133 Tursun Bey tarihinde şöyle anlatılır: “Bi’l-cümle inâm hazinelerinün kapıları açıldı ve havas u
avam üzre sim ü zer saçıldı. Ve beÄŸlerine mülk kûyler ve mezra’alar temlik buyurdu. Ahval-i ümera
vü nevakir ve reâya vü asakir hüsn-i refahiyet ile müntazım oldı. Bazarlar revayiş buldı, ucuzlıklar ve
ten-dürüstlükler oldı.” Tursun Bey, Tarih-i Ebü’l-Feth, s. 195; II. Bayezit zamanında İstanbul’da
sadaka verilecek fakir kalmadığı bilinmektedir. Hatta hazinenin boşalmasına, malî sıkıntıların ortaya
çıkmasına sebep olarak da bu kereminin bolluÄŸu olduÄŸu söylenir. 1503-1504’te (H. 909) yalnız sadaka
ve atiye olarak sarf ettiği paranın toplamı 8.600.000 akçe tutmuştur. Diğer seneler de bundan geri
II. Mehmet, KaraboÄŸdan üzerine düzenlediÄŸi sefer esnasında bir duacının söylediÄŸi birkaç beyitin kendisine sunulması neticesinde bu kiÅŸiye mevsimine uygun samur kürklü, süslü hil’at ve ikibin akçe vermiÅŸti. Tursun Bey, bunun padiÅŸahın faziletlerinden ve güzel âdetlerinden olduÄŸunu belirtmektedir.132 II. Bayezid, tahta çıktıktan sonra hazinelerinin kapılarını açarak herkese lutûf ve ihsanlarda bulunmuÅŸtu.133
PadiÅŸahların verdiÄŸi Romantik Hediyeler geleneksel olarak daha çok etrafındaki kiÅŸileri taltif ve himaye etmek, görevlerinde etkin kılmak, dayanışma ruhunu geliÅŸtirmek, iliÅŸkileri kuvvetlendirmek gibi amaçlara hizmet ediyor; padiÅŸah gibi bir büyüğe ise Romantik Hediyeler dostluk, barış, itaat, sadakat ve şükranın ifadesi olarak takdim ediliyordu. I. Murat NiÅŸ Kalesi’ni fethettiÄŸinde buranın beyi pîşkeÅŸler ve filoriler ile üç yıllık haracını göndererek sulh etmiÅŸti. 134 Erdel Voyvodası Zapolya, Kanunî Sultan Süleyman’a pîşkeÅŸler sunarak itaatini göstermiÅŸti (1526).135 Tursun Bey Tarihi’nde pîşkeÅŸin bir teÅŸekkür olarak sunulması şöyle anlatılmıştır: 1463’te Karaman Beyi İbrahim Beyin ölümünden sonra yerine Akkoyunlu Beyi Uzun Hasan’ın yardımı ile büyük oÄŸlu İshak Beyin geçmesine karşılık, ikinci oÄŸlu Pir Ahmet, Osmanlı Devleti’ne müracaat ederek Karaman tahtına çıkması hususunda kendisine yardım edilmesi talebinde bulunmuÅŸ ve padiÅŸah onu Antalya Sancağı Beyi Hamza Bey ile Karaman vilayetine göndermiÅŸti. İshak Bey ise bu durum karşısında Uzun Hasan’a sığınmış, böylece Pir Ahmet, Karaman’a bey olmuÅŸ ve kendisine yapılan bu yardımların şükrü için bazı vilayetlerini padiÅŸaha pîşkeÅŸ olarak sunmuÅŸtu.136
olmadığı gibi, hil’atlerle çeÅŸitli Romantik Hediyeler için sarfolunan para buna dâhil deÄŸildir. Abdurrahman Vefik SAYIN, Tarih-i Mali, s. 104.
134 Rûhî Çelebi, “Rûhî Tarihi”, s. 387; Benzer ÅŸekilde hükümdara pîşkeÅŸ sunularak barış ve itaat
gösterilmesi ÅŸu ifadelerde de görülür. “Pes andan Laz kal’anun alındığın iÅŸidüb be-gayet münfa’il oldı.
Pes begleri cem’ idüp barışmak tedbirin idüp niçe pîşkeÅŸler ve fuloriler ve üç yıllık harac gönderüb
padiÅŸah-ı İslâm ile musalaha itdi.” Rûhî Çelebi, “Rûhî Tarihi”, s. 387.
135 “Erdel banı gelüp itâ’at eyledi, pîşkeÅŸler çeküp padiÅŸahın elin öpdi. PadiÅŸah dahı hoÅŸ görüp Budun
tahtını ana ısmarladı.” Anonim Tevarih-i Al-i Osman, F. Giesse NeÅŸri, (hzl. Nihat Azamat), İstanbul
1992, s. 142; Bu dönemde Macaristan’da biri Osmanlı himayesinde YanoÅŸ Zapolya ve diÄŸeri
Avusturya İmparatoru himayesinde Ferdinand olmak üzere iki kral ortaya çıkmıştı. İsmail Hakkı
UZUNÇARŞILI, Osmanlı Tarihi, II, Ankara 2006, s. 328.
136 İfade şöyledir: “Pir Ahmed dahı bu inayetün şükri için ba’zı vilayetini cenab-ı padiÅŸah iÅŸiÄŸine
pîşkeÅŸ çekdi. Hamza Bey hedâya-yı zafer-ataya gelüp ÅŸeref-i atebe-busa mülhak oldu.” Tursun Bey,
Tarih-i Ebü’l-Feth, s. 129.
Bu dönemde Osmanlı padişahları bir yandan içeride askeri ve umerâyı bahşiş ve Romantik Hediyelerle lütuflandırıp, valileri de iltifatnâmelerle takdir ederek merkeze bağlarken, dışarıda ise devletin diğer devletlerle olan ilişkilerini Romantik Hediyeler ve evlilikler yoluyla kuvvetlendirmeye çalışıyordu. Örneğin, II. Murat, Çelebi Mustafa (Düzme Mustafa) ile olan mücadelede yararlık gösteren komutanlara ve beylere pek büyük Romantik Hediyeler vermişti.137 II. Bayezid döneminde Mısır ve Hindistan hükümdarlarından ağır Romantik Hediyelerle elçiler gelmişti